Acayip eleştirel ve kibirli birisi ve her tarafa ıslak sütyenlerini asar. | Open Subtitles | إنها إمرأة متغطرسة وتقوم بتعليق صدريتها المبتلة في كل مكان أعني وهذا ما يتحدّثون عنه في غُرف الدردشة الفيزيائية |
İnsanları asar. Bu onun imzası. | Open Subtitles | .يقوم بتعليق الأشخاص .هذا تخصصه |
Kadın, adam için delirmiyorsa, para için evlenir, yüzüğünü bir kutuya koyar, ceketini asar ve kocasıyla güzel bir biftek ve güzel bir şarap içer. | Open Subtitles | وكانت متزوجة للنقود كانت أعادت هذا الخاتم للعلبة وقامت بتعليق سترته وجلست مع زوجها مع شريحة لطيفة من لحم البقر "وكوب من الـ "مارلوت |
Bana kalsa ibret olsun diye palyaçoyu asar pantolonunu da aşağı indirtirdim. Güle güle Steve. | Open Subtitles | أنا أقول, أشنق المهرج, وأخلع سرواله لتجلس عليه كمثال |
Eğer Prens'i başarısızlığa uğratırsam, diğer soylulara yaptığı gibi beni de asar. | Open Subtitles | إذا خيبت أمل الأمير، أشنق مثل كلّ النبلاء الذين خذلوه |
Marcel, lütfen beyefendinin ceketini asar mısın? | Open Subtitles | مارسيل)، من فضلك قم) بتعليق سترة السيد |
Seni Red Rock'ta asar, diğer kasabaya geçerim ve orada başkasını asarım. | Open Subtitles | أشنقك في ريد روك , أنتقل إلى مكان آخر و أشنق أحد آخر هناك |