Asetonla falan yani. | Open Subtitles | تعلمون، مثل الأسيتون أو شيء من هذا. |
Asetonla çıkarman gerekecek. | Open Subtitles | ستحتاجي إلى الأسيتون لإزالتها |
Yangın sadece Asetonla yanan bir yangına göre aşırı sıcaktı. | Open Subtitles | الحريق في منزل (سوليفان) كان حاراً جداً ليكون مسبباً بواسطة الأسيتون لوحده. |
Mia'nın cesedini arabaya oturmak için direksiyon kilidiyle kemiklerini kırdınız ve onu Asetonla temizlediniz ama aseton, kanı kapatmaz. | Open Subtitles | لإجلاس (ميا) في سيارتك، إستعملت قفل المقود لكسر عظامها و"الأسيتون" للتنظيف لكن... كما ترى، لا يخفي "الأسيتون" الدماء. |