"astarı" - Translation from Turkish to Arabic

    • البطانة
        
    • بطانة
        
    • وأقاويل
        
    astarı herhangi bir takip cihazı koyamayacağımız kadar ince. Open Subtitles البطانة رقيقة جدا علينا لوضع أداة تتبع أيّ مدى داخلها
    İç astarı çok yumuşak. Open Subtitles البطانة الداخلية ناعمة جدًا
    -Pekala, astarı farklı gibi görünüyor. Open Subtitles -حسنا, البطانة مختلفة
    İpek astarı 1 00 milyon yıllık. Open Subtitles عمر بطانة الحرير حوالي مئات ملايين الأعوام..
    Çocuk büyüdükçe "kle kai cucullaris", yani kalın bağırsağının astarı yüzüğün etrafını kapatarak onu olduğu yerde tutmuş. Open Subtitles عندما بدأ الصبي بالنمو، أطبقت بطانة أمعائه على الخاتم وأبقته في مكانه. من يمكنه الإطلاع على سجلاته؟
    Aslı astarı olmayan dedikodular bunlar. Open Subtitles هذه مجرد شائعات وأقاويل
    Güzelim astarı ne hale getirmişsin. Open Subtitles انا (واين دمرت البطانة الداخلية؟
    Bu yüzden giysinin astarı için kullanabileceğimiz metal ya da alaşımı bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles لذا فإنّي أحاول التحقّق من وجود معدن أو خليط من المعادن لنستخدمه في بطانة البذلة.
    İpeğe sarılmıştı ve tabutun astarı satendi. Open Subtitles لقد دفنت بالحرير، و بطانة الكفن كان من نسيج الأطلس.
    Örneğin, bağırsak astarı dört günde bir tamamen yenilenir. TED على سبيل المثال ، فجسدك يستبدل بطانة أمعائك مرة كل أربعة أيام .
    O pantolonun kırmızı astarı var. Open Subtitles هذا البنطال، لديه بطانة حمراء.
    astarı termal olarak yalıtılmış. Open Subtitles بطانة عازلة حراريًا
    - Tavuk kuşu astarı var. Open Subtitles اوه - بطانة طاووس -
    Aslı astarı olmayan dedikodular bunlar. Open Subtitles هذه مجرد شائعات وأقاويل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more