"ateş'" - Translation from Turkish to Arabic

    • اللهب
        
    • الشعلة
        
    • هذا ناهيك عن
        
    • أوف فاير
        
    Valka inançsız çağları anımsatmak ve gelecek olayları göstermek için bir Ateş yaktı. Open Subtitles فالكا تجعل اللهب الغير مقدس يحترق كعلامة لظهور وقت الشيطان كلعنة سوف تأتى
    Challenger bir Ateş topu şeklinde patladı ve parçaları Atlantik Okyanusuna düştü... Open Subtitles التشالنجر إنفجرت وتحولت إلى كرة من اللهب والقطع نزلت إلى المحيط الاطلسي
    Üç Ateş bir arada çok fazla alev oluşturur. TED ثلاث نيران معًا، يرمز ذلك إلى الكثير من ألسنة اللهب.
    Ateş, oğlunun doğum günü pastasının üzerinde mi son buldu? Open Subtitles كانت الشعلة في نهاية الشمعة على كعكة عيد ميلاد إبنك؟
    Romalılar, Ateş sönerse şehrin tehlikede olduğuna inanıyorlardı. TED آمن الروم بأن الشعلة لو انطفأت، فقد أصبحت المدينة في خطر.
    Ateş'i görmezlerse çıkmaz. Yemsiz tuzak olmaz. Open Subtitles إذا لم يرونها، فلن يفعلوا هذا ناهيك عن كونه فخ بدون طُعم
    Nöbetçisi Moo Shu Pork yiyordu lokantanın adı da Ateş'in Tavası idi. Open Subtitles لقد كان حارسها يأكل لحماً قد إشتراهُ من مطعم يدعى "ووك أوف فاير"
    Yaktığın Ateş tahta yaklaşmaya başladı. Open Subtitles اللهب الذي أشعلته الآن يحترق بالقرب من العرش
    Yaktığın Ateş tahta yaklaşmaya başladı. Open Subtitles اللهب الذي أشعلته الآن يحترق بالقرب من العرش
    Ateş püskürtücü henüz kullanılmıyordu. Open Subtitles ولم أكن مؤهلا ساعتها لاستخدام قاذف اللهب
    Ateş, evet. Parker, üç ya da dört fırın ayarlar mısın? Open Subtitles النار حسنا هل لك ان تحضر لنا ثلاثة او اربعا من اسطوانات اللهب يا باركر ؟
    Başınız büyük derde girebilir. Yeşil bir Ateş topu şehrin yarısını havaya uçurdu. Open Subtitles من المحتمل أن تكون فى ورطة كبيرة، نصف مبانى المدينة تنفجر فى كرة من اللهب الأخضر
    - Bir tutam Canlı Ateş bir tutam Meskit ağacı. Elveda eldiven. Open Subtitles نعم, بعض اللهب المتطاير مع بعض الرماد انهى الأمر كله بطريقة جيدة وتخلصنا من القفاز
    Ve bende buz fırlatan adamlar ve Ateş fırlatan kadınlar gördüm. Open Subtitles ورأيت رجالاً يقذفون الثلج وامرأة تنفث اللهب
    Ateş ayrıca Vesta rahibelerinin bakireliğinin devam ettiğini gösteriyordu. TED ترمز الشعلة أيضًا إلى دوام عذرية كاهنات فيستا.
    Bak, orda Ateş var. Open Subtitles ذلك لا بد و أن يعني أننا إقتربنا من الشعلة
    Belki hemen değil çünkü sen güçlüsün, fakat daha sonra sana olan sevgi ateşim, Rose... o Ateş seni kavuracak Open Subtitles ربما ليس مباشرة لأنك قوية.. لكن تلك الشعلة التي أحببتها فيك
    Birde on yıldır bu güne kadar senin için Ateş yaktım. Open Subtitles وعشر سنوات حتى اليوم ابقيت الشعلة التي اشعلتها لك
    Ateş, hayattır. Sadece yıkım değildir. Open Subtitles النار هي الحياةو ليست فقط للدمار يجب أن تأخذوا الشعلة إلى الأعلى
    Ateş'i görmezlerse çıkmaz. Yemsiz tuzak olmaz. Open Subtitles إذا لم يرونها، فلن يفعلوا هذا ناهيك عن كونه فخ بدون طُعم
    Burası Ateş'in Tavası'na en yakın rıhtım. Open Subtitles هذا هو أقرب مبنى لمطعم "ووك أوف فاير"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more