| Sonra ateş etmeye başladı. Oradaki kadını vurdu, ben de bir daha vurdum. | Open Subtitles | ثم بدأ بإطلاق النار و أصاب تلك المرأة هناك ، لذا ضربته مجدداً |
| Sonra ateş etmeye başladı. Oradaki kadını vurdu, ben de bir daha vurdum. | Open Subtitles | ثم بدأ بإطلاق النار و أصاب تلك المرأة هناك ، لذا ضربته مجدداً |
| "İş işten geçmesine rağmen ateş etmeye başladı." | Open Subtitles | بالرغم من أنه أدرك ذلك متأخر إلا إنه بدأ بأطلاق النار |
| Ve bilmiyorum, şu çocuk aniden kalkıp ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | لا أعرف,ذلك الفتى وقف و بدأ يطلق النار |
| Yussef arabalara ateş etmeye başladı... çünkü Hassan kurşunun uzağa gideceğini söylemişti. | Open Subtitles | ان "يوسف" ابتدأ باطلاق النار على السياره لان "حسن" قال ان الرصاصه لن تبلغ ذلك المدى |
| Ama onlar bize ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | لكن بدأوا بإطلاق النار علينا.. |
| Birkaç yerli ortaya çıktı, Chivington korktu ve ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | اثنان من الهنود اقبلا علينا ماشيا تشيفينجتون خاف، بدأ بإطلاق النار |
| Aynı Halo 3 gibiydi; herkes ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | هذا كان مثل الهالة الثالثة والجميع بدأ بإطلاق النار. |
| ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | و بدأ بإطلاق النار. |
| Parasını ödeyecektik, ama adam... ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | كنا سندفع ولكن الرجل بدأ بأطلاق النار |
| Silahını çekti ve ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | لقد أخذ مسدسا و بدأ يطلق النار عليه |
| Dean'e ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | بدأ يطلق النار على دين |
| ateş etmeye başladı ve kaçtım. | Open Subtitles | بدأ يطلق النار و هربت |
| Yussef arabalara ateş etmeye başladı... çünkü Hassan kurşunun uzağa gideceğini söylemişti. | Open Subtitles | ان "يوسف" ابتدأ باطلاق النار على السياره لان "حسن" قال ان الرصاصه لن تبلغ ذلك المدى |
| Bu iki genç erkek bana ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | بدأوا بإطلاق النار |