Kendisi bu yılın başında silah arkadaşı Çavuş Manny Fernandez'in dost ateşiyle hayatını kaybetmesinin ardından birliğinden kaçmış. | Open Subtitles | الذي اختفى من وحدته في مطلع هذا العام, بعد أن تسببت نيران صديقة في مقتل زميله, الرقيب ماني فيرنانديز. |
Tanrı'nın, intikam ateşiyle o evi yerle bir edeceğini söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت أن الرب سوف ينزل نيران إنتقامه على ذلك المنزل. |
Hepimiz zafer ateşiyle yanacağız! | Open Subtitles | نحن جميعآ سنذهب للخارج فى لهيب المجد |
Hepimiz zafer ateşiyle yanacağız! | Open Subtitles | نحن سنذهب للخارج " " فى لهيب المجد "يعيس السانتورى" |
Öpüştük sonra birdenbire gözlerimizi kör eden o şiddetli tutkunun birbirimize karşı hissettiğimiz açlığın, susuzluğun ve arzunun ateşiyle kendimizden geçtik. | Open Subtitles | كان مثل كأننا قبلنا بعض وفجأة ذوينا بنار العاطفة المتأججة |
Bilmediğiniz şey ise bunu cehennem ateşiyle yapıyor. | Open Subtitles | لكن ما تجهلونه هو أنه يفعل ذلك بنار الجحيم. |
Hiç düşman ateşiyle karşılaşmadık. | Open Subtitles | لم يحدث لديّنا نيراناً من العدوّ. |
Bu gece, kendimizi aşağılık geçmişimizin ateşiyle ısıtacağız. | Open Subtitles | الليلة سنقوم بتدفئة أنفسنا بواسطة نيران ماضينا المُخزي |
Artık kimse onların ateşiyle isimlerini haykırmıyor. | Open Subtitles | لا يوجد أحد لديه نيران ليحافظ على الصياح بأسماءهم |
ıztırap aşkının ateşiyle vücudumda akıyor. | TED | ألم يخترق جسدي مع نيران حبي لك. |
Cesetteki yanıklar benzin ateşiyle örtüşüyor. | Open Subtitles | حروق الجسد تدل على نيران الغازولين |
Ben onun yaşındayken düşman ateşiyle çalkalanan ormanda mücadele verirken boynumdaki kolyemden başka konuşacak kimsem yoktu. | Open Subtitles | عندما كنت بعمره... كنت أجري في الغابة هربًا من نيران العدو... بلا شئ سوى قلادة في الأذن للتحدث معها. |
Yavaş yavaş yan hayatın ateşiyle yan. | Open Subtitles | "احترق ببطئ" ".. على لهيب الحياة" |
Yavaş yavaş yan hayatın ateşiyle yan. | Open Subtitles | "احترق ببطئ" "على لهيب الحياة." |
Yavaş yavaş yan hayatın ateşiyle... | Open Subtitles | "احترق ببطئ" "على لهيب الحياة" |
Yavaş yavaş yan hayatın ateşiyle yan. | Open Subtitles | "احترق ببطئ" "على لهيب الحياة" |
Yoksa sonunda cehennem ateşiyle yanacaksınız! | Open Subtitles | و الا سوف تنتهي بنار الجحيم المستعرة |
Örneğin odunlardan tepkimeye uğramamış tüm karbon atomları biz kamp ateşiyle ilgilendikçe alevlerle yükselen ve sarı-turuncu bir ışık yayan is bulutları oluşturuyor. | TED | مثلاً، أي ذرة كربون غير متفاعلة من قطع الخشب تكون سخاماً متجمعاً متصاعداً للهيب ويبعث الضوء الأصفر- البرتقالي المرتبط بنار المخيم. |
"...futbol değil ama, Apollo'nun ateşiyle oynuyorlar." | Open Subtitles | ولا يلعبوا بالكرة بل بنار أبولو"ـ |
Tanrım, böyle şeyler söylediğinde cehennem ateşiyle Mystic Falls'u yok etmediğim için çok pişman oluyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}ربّاه، حين تهرف بأقاويل كتلك {\pos(190,230)}أندم أشدّ الندم على عدم تدمير (ميستك فولز) بنار الجحيم. |
Dost ateşiyle vuruldunuz. | Open Subtitles | . كانت نيراناً صديقة |