"atlas okyanusu'" - Translation from Turkish to Arabic

    • المحيط الأطلسي
        
    Eroinler Atlas Okyanusu'nu boydan boya geçecek ve Karayipler aracılığıyla ABD'ye sokulacaktı. Open Subtitles الذي يتم تهريبه عبر المحيط الأطلسي عبر البحر الكاريبي وإلى الولايات المتحدة
    Rüzgârla alınıp Atlas Okyanusu üzerinde taşınmış. TED تم التقاطه بواسطة الرياح، في مهب عبر المحيط الأطلسي.
    Amerika Birleşik Devletleri Doğu Kıyısı'ndaki sismik dalgalar Atlas Okyanusu'nun ortasından duyulabilir. TED مسح الزلازل الذي يُجرى قُبالة الساحل الشرقيّ للولايات المتّحدة يمكن سماع دَوِيّ صوته في قلب المحيط الأطلسي.
    Amerikalıların Atlas Okyanusu'ndan geçerek pasta getirecek uçak ve yakıtları var. Open Subtitles يعني أن الأمريكان لديهم وقود و طائرات لنقل الكيك عبر المحيط الأطلسي
    Atlas Okyanusu üzerinden o kadarlık yolu bunu duymak için geldim. Open Subtitles أتحرق شوقاً لسماعها في منتصف الطريق فوق المحيط الأطلسي
    Atlas Okyanusu'nu çekip kaldırın. Open Subtitles بتجريد المحيط الأطلسي من مياهه يمكنكم مشاهدة الحدود الطويلة
    Güney Amerika'daki Amazon her yıl And Dağları'ndan 2 milyar tondan fazla alüvyon alıp Atlas Okyanusu'na boşaltıyor. Open Subtitles في جنوب أمريكا، يحمل الأمازون أكثر من ملياري طن من الأنديز كل عام ويرسبها في المحيط الأطلسي.
    Durumun vahametini düşündükçe Atlas Okyanusu'nun dibindeymiş gibi geliyor. Open Subtitles قد تكون أيضا في قاع المحيط الأطلسي مع الأخذ بالاعتبار عن كيفية وضعية كل هذا
    Atlas Okyanusu'ndaki pruva rüzgarları yüzünden hemen yola çıkmalıyız. Open Subtitles رياج معاكسة من المحيط الأطلسي تستوجب المغادرة حالا.
    Bir tekne bulup bütün Atlas Okyanusu'nu arayacak mısın? Open Subtitles ستحصل على قارب وتخرج إلى هناك وتبحث في المحيط الأطلسي بأكمله؟
    Büyük Atlas Okyanusu, insanlık tarihini tanımlayan bariyerden biri olacak olan yeni ve eski dünya arasındaki körfezi oluşturarak açılır. Open Subtitles يتسع المحيط الأطلسي الشاسع. صانعاً ما سيكون حداً واضحاً في تاريخ البشرية، الهوّة بين العالم القديم والجديد.
    Bu görüntüler Atlas Okyanusu'nun derinliklerinden Bermuda ile Kanarya Adaları arası bir yer. Open Subtitles هذه الصور من اعماق سّطح المحيط الأطلسي ، في مكان ما بين برمودا و جزر الكناري.
    Malları gemilere yükleyip Atlas Okyanusu'nu aşacak ve son 50 yılda düzenli ticari ilişkilere köstek olan ne varsa hepsinin ortadan kalkmış olmasını dileyeceksiniz. Open Subtitles وتضعهم على سفن وتنقلهم عبر المحيط الأطلسي على أمل عندما يصلوا يقومون بما يلزم، ويقاومون كل محاول إغراء لتجارة مستقرة،
    Bir esmer yosun örtüsü Atlas Okyanusu'nun ortasında sürükleniyor. Open Subtitles حصيرة من الأعشاب البحرية تجرف في وسط المحيط الأطلسي.
    Üç gemi Atlas Okyanusu'ndaki rotalarında çoktan çıktı. Open Subtitles جميع السفن الثلاث قد ذهبت بالفعل قبالة أثرها في المحيط الأطلسي
    Atlas Okyanusu kıyılarında 4 Haziran 1886'da battılar. Open Subtitles متجهة إلى نيويورك، فقدت قبالة ساحل المحيط الأطلسي 4 يونيو 1886
    Kendi kendime düşündüm. "Gece yarısı ve Atlas Okyanusu'nun ortasında Washington ile ilgili ne olabilir?" Sonra bir sürü şey olabileceği aklıma geldi. TED قلت لنفسي:" في منتصف الليل وسط المحيط الأطلسي, ماذا يمكن أن يحدث في واشنطون؟" عندها تذكرت أن عديدا من الأشياء يمكن أن تحدث.
    İnsanlar, ülkemin Küçük İngiltere'ye dönüşme olasılığını konuşuyorlar veya bir meslektaşımın dediği gibi Atlas Okyanusu'nda yüzen 1950'lerin nostalji parkına dönüşme olasılığını. TED يتحدث الناس حالياً ما إذا كانت بلادي في طريقها أن تصبح إنجلترا الصغرى فقط، أو كما قال أحد زملائي، ما إذا كنا في طريقنا أن نصبح كما في العام 1915 عائمين على المحيط الأطلسي.
    İşin bu raddeye varmasının sebebi Atlas Okyanusu'nda, Maine'den Myrtle Sahili'ne kadar Maria'daki gibi zarar verme tehlikesi olan bir kasırganın oluşması. TED و هذا قد خطر على البال حقيقة أن هناك إعصار يتشكل في المحيط الأطلسي وهذا يهدد بإحداث ضرر مثل خسائر زلزال ماريا من ماين إلى شاطئ ميرتل
    Bu koy da Atlas Okyanusu'nun içine doğru büyüdü. Open Subtitles و الذي سينمو إلى المحيط الأطلسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more