"audrey'ye" - Translation from Turkish to Arabic

    • اودرى
        
    • اودري
        
    Mesele Audrey'ye bir şey kanıtlamak değil kendime bir şey kanıtlamak. Open Subtitles هذا ليس لأثبات اى شىء ل اودرى هذا لكى اثبت نفسى
    Tabii ki Audrey'ye dokuzuncu mozzarella çubuğunu yediğini söylemem. Open Subtitles بالطبع انا لن اُخبر اودرى أنك تأكل تاسع أصبع موزاريلا
    Yani Jack Jennifer'a kızacak Sheila Audrey'ye kızacak sonra da Audrey ve Jennifer birbirlerine kızacaklar. Open Subtitles و جاك سيكون غاضب من جينيفر و شيلا ستكون غاضبة من اودرى و اودرى و جينيفر سغضبان من بعضهما
    Audrey'ye bugün sadece olumlu şeyler düşünmesini söyledim. Open Subtitles لقد اخبرت اودري ان تفكر اليوم بأفكار سعيدة
    Audrey'ye söyle, doğum günü partine geleceğiz. Open Subtitles أخبر اودري نحن نوفر اليوم لعيد الميلاد
    Audrey'ye biyolojik saatinin ilerlediğinden şikayet ettiği zaman söylemişti. Open Subtitles لقد قالت هذا عندما كانت تتذمر ل اودرى بشأن ساعتها البيولوجية تدق
    Neyse, bu şarkıyı Audrey'ye hediye etmek istiyorum. Open Subtitles انا اريد اهداء اغنية الى اودرى
    Ama sen kendini suçlu hissettiğin için Audrey'ye söylüyorsun. Open Subtitles لكن اذا كنت تشعر بالذنب , اخبر اودرى
    Jeff Audrey'ye doğum gününde ne alacağını bulmaya çalışıyor. - Ben de yardımcı olmak isterim. - Harika olur. Open Subtitles جيف يحاول ان يعرف ماذا يُحضر الى اودرى لأجل عيد مولدها احب ان اساعدك- هذا رائع-
    Audrey'ye her zaman yalan söylerim. Open Subtitles انا اكذب على اودرى طوال الوقت اجل ؟
    - Haydi Audrey'ye iyi haberi verelim. - Evet. Open Subtitles لنخبر اودرى الاخبار السارة- اجل-
    Audrey'ye yanıldığını kanıtlamalısın. Open Subtitles ستثبت ان اودرى على خطأ
    Audrey'ye söyleyecek misin? Open Subtitles اذاً هل ستخبر اودرى ؟
    Audrey'ye pahalı mücevherler, kıyafetler almak ve sıkıcı işi hakkındaki heyecanlı hikayelerini dinlemek gibi. Open Subtitles مثل ان تدع (اودرى) تشترى الملابس و المجوهرات غالية الثمن او تستمع اليها و هى تتكلم عن وظيفتها المملة
    Tamam, ama sen de sevişmek için Audrey'ye yarışmadan bahsetmeyeceksin. Open Subtitles (حسناً , لكن لا يمكنك ان تخبر (اودرى عن التحدى لتحصل على مُضاجعة
    Dün akşam Audrey'ye nasıl olduğunu sordum o da güzel dedi. Open Subtitles أتعلمون ماذا ؟ لقد سألت (اودرى) الليلة الماضية كيف كان , و قالت انة كان رائع
    Audrey'ye parti istemediğini söyle. Open Subtitles أخبر اودري بأنك لا تريد الحفلة
    Yoksa Audrey'ye gitmek zorunda kalacaktım. Open Subtitles انا كنت خائفا من انني سارى اودري
    Audrey'ye Stuart Mosley'yi buraya getirmesini söyledim. Open Subtitles لقد طلبت من اودري جلب ستيوارت موسلي
    Ben de Audrey'ye sorarım o zaman. Open Subtitles لربمـا فقط أنا اسـأل اودري
    Büyütmeye gerek yok. Stone'la Audrey'ye anlatırız ne olduğunu. Open Subtitles ليس بالامر الهام سنخبر ستون) و(اودري) ما حدث فحسب)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more