Bazı insanlar balık avlamayı bir botta rahatlamak ve sabırla oltayı çevirerek balığı almak olarak düşünürler. | TED | عندما يفكر بعض الاشخاص في الصيد يأتي في مخيلتهم الاسترخاء في قارب يترنح بصبر للحصول علي صيد اليوم. |
Büyükbabam bana balık avlamayı öğretti Orada adanın dışında. | Open Subtitles | و قد علمني جدي صيد السمك على تلك الجزيرة هناك |
Vampirler insanları tek tek avlamayı fazla yorucu buluyor. | Open Subtitles | اقتنع مصاصي الدماء ان صيد الانسان لا يجدي نفعا |
- Bu da size kapıdan geçmeniz için zaman verir. - Sizi avlamayı bırakmayacaklarını söyledin. | Open Subtitles | ذلك سيعطيك فرصة للهروب قلت أنهم لن يتوقفوا عن مطاردتك |
Bu leoparlar, insanların şehirlere çok sayıda getirdiği evcil hayvanları avlamayı tercih ediyor. | Open Subtitles | هذه الفهود تفضّل إصطياد الحيوانات الأليفة التي يجلبها الإنسان إلى المدن بأعداد كثيرة |
Tatildeki Amerikalı aileleri avlamayı sevdiği kesin. | Open Subtitles | من الجلي انه يستلذ بصيد الأسر الأمريكية .عندما يكونون في إجازة |
Ama içindeki züppe, sosyeteden insanları avlamayı seviyordu. | Open Subtitles | كان يحب ان يصطاد ضحاياه من المجتمعات الراقية |
Yani, tilki avlamayı sevdiği için o lakabı almıştı. | Open Subtitles | ما أقصده هو أنه قد حصل على كنيته تلك لأنه يحب صيد الثعالب |
Borneo'ya gidip mürekkepbalığı avlamayı okuyabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك الذهاب الى " بورنيو " من اجل دراسة صيد الأخطبوط |
Burası güzel bir çiftlik, ben de bıldırcın avlamayı çok severim. | Open Subtitles | هذه مزرعة جميلة وأحبّ صيد السمّان |
"Keşke bana avlanmayı ve balık avlamayı öğretmeseydin, sigara ve viski içirttirmeseydin. | Open Subtitles | " تمنيت أن أذهب معك للصيد " " وأيضا صيد السمك وتدخين السيجار وشرب السكوتش " |
Bana balık avlamayı, ata binmeyi, ateş etmeyi öğretti. | Open Subtitles | .علمني صيد السمك.. ركوب الخيل.. الرماية |
Ben de buzda balık avlamayı ve kremalı kekleri ve... | Open Subtitles | وأنا أحب صيد سمك الجليد ... والـ "توينكي" ، و |
Herkes bir kurtadamı avlamayı öğrenebilir. | Open Subtitles | يمكن لأيّ شخص أن يتعلّم صيد مذؤوب واحد. |
Onun kılıcıyla işaretlendiğinde asla seni avlamayı bırakmaz. | Open Subtitles | حالما يوسّمك سيفها، فلن تبرح مطاردتك. |
Seni avlamayı asla bırakmayacağım. | Open Subtitles | لن اتوقف عن مطاردتك |
Hükümetin bu insanları avlamayı bırakması benim de bıraktığım anlamına gelmez. | Open Subtitles | لا يعني توقف الحكومة عن إصطياد هؤلاء الأشخاص لا يعني أنني توقف عن إصطيادهم |
- Onu avlamayı bırakmadınız mı hâlâ? | Open Subtitles | -ألم تتوقّف عن مطاردة و إصطياد "إنثى الظبي" ؟ |
Bu hafta sonu göle gidip biraz balık avlamayı düşünüyordum. | Open Subtitles | أنا أُفكّرُ بالتَوَجُّه إلى البحيرةَ عطلة نهاية الأسبوع هذه، أقوم بصيد السمك . |
Siz geyik avlamayı mı planlamıştınız? | Open Subtitles | هل ستقومون بصيد بعض الغزلان؟ |
Ama içindeki züppe, sosyeteden insanları avlamayı seviyordu. | Open Subtitles | كان يحب ان يصطاد ضحاياه من المجتمعات الراقية |
İnsanlar neden koşuşturmayı, mamutları avlamayı bırakıp, modernleşmeye başladı, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين لمَ توقف الرجل عن التجوال يصطاد "الماستودون"، وأصبح متحضرًا؟ |
Bazı kod yazıcıların iddiasına göre, Chumhum ile diğer teknoloji şirketleri arasında maaşları sınırlandırmak ve çalışanları avlamayı durdurma konusunda anlaşma varmış. | Open Subtitles | -صحيح يدّعي أحد المبرمجين أن هناك مؤامرة بين (تشامهم) وبعض شركات البرمجة الأخرى |