| Ve bu da nasıl avlandığını ve dana gibi olduğunu açıklıyor. | Open Subtitles | و هذه هي الطريقة التي يصطاد بها، و يزن نصف طن. |
| Gece avlandığını da dikkate alırsak büyük ihtimalle düzenli bir işi var. | Open Subtitles | مع حقيقة انه يصطاد ليلا يعني ان لديه عملا ثابتا |
| Babanın avlandığını falan biliyorum ama onunla irtibata geçebilir misin? | Open Subtitles | اعلمُ انهُ يصطاد او مهما كان لكن يجب ان يكون لديك طريقة للتواص معه؟ |
| Dylan'ı arayıp ona yalan söylediğini... ve benimle birlikte avlandığını söylemek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | أنا لا أملك خيار سوى الاتصال ب، ديلان. وأعلمه بإنك كنتي تصطادي معي. وبأنكِ كنتي تكذبين عليه كل هذا الوقت. |
| O zaman bana nasıl avlandığını göster. | Open Subtitles | إذاً فلتسمحي لي بأن أريكـِ كيف تصطادي |
| Bu bize nasıl avlandığını gösterir. | Open Subtitles | حسنا, قد يخبرنا هذا كيف يصطاد |
| Hala avlandığını düşünüyorsun. | Open Subtitles | تظنُّه ما زال يصطاد. |
| -Jonas onun böyle avlandığını söyledi. | Open Subtitles | -جوناس) أخبرني أنه يصطاد بهذا النحو ) |