Belki avukatınızla beraber benimle konuşursanız daha rahat edersiniz. | Open Subtitles | ربما ستكون أكثر راحة بالحديث معي بوجود محاميك |
avukatınızla yaptığım anlaşmaya göre kayıt altına alınsanız da alınmasanız da olanları anlatan bant kayıtlı ifade verene kadar bir karar alınmasını erteleyebilirim. | Open Subtitles | لقد اتفقت مع محاميك أنني ربما أؤجل اتخاذ قرار بشأن احتجازك حتى نأخذ أقوالك حول رؤيتك لما حدث |
Sizin de söyleyeceğiniz bir şey varsa ağabeyiniz gibi mesela lütfen avukatınızla temasa geçin. | Open Subtitles | وإذا كان لديك ما تقوله؟ عن أخيك مثلا فأخبر محاميك أن يتصل بي. |
Telefonda avukatınızla neler konuştuğunuz önemli değil. | Open Subtitles | بغض النظر عما يحدث، عبر الهاتف أو مع المحامي الخاص بك |
avukatınızla mahkemede içeri çağırılmadan önce görüşeceksiniz. | Open Subtitles | سوف تلتقين المحامي الخاص بك في المحكمة قبل توجيه الاتهام اليك |
Belki de bunu avukatınızla konuşsanız daha iyi olur. | Open Subtitles | ربما عليك مناقشة هذا مع محاميكم |
Yüzbaşı Mathison, yeni avukatınızla tanışın. | Open Subtitles | كابتن ماثيثون قابلى محاميكِ الجديد |
Yarın saat 09.00'da, ben ve amirim Komiser Hastings tarafından sorgulanmak için avukatınızla birlikte bu adreste olun. | Open Subtitles | بهذا العنوان مع محاميك في الصباح للقاء شخصي معي ومع مديري المباشر |
İkincisi, hiç paranız olmadığını ya da onlara vermektense, bu parayı kendi avukatınızla davayı savunmak için harcayacağınızı önceden belli edin. | TED | ثانيا، اجعل الأمر واضحا منذ البداية أنه إما ليس لديك أي مال على الإطلاق أو أنك ستفضل في الواقع إنفاق المال مع محاميك في محاربة سارق براءة الاختراع على إعطائهم المال. |
avukatınızla bir konuşun. Buna engel olabilir. | Open Subtitles | تحدث مع محاميك قد يتمكن من منع ذلك |
-Hem de çok iyi. avukatınızla konuşmak için on dakikanız var. | Open Subtitles | لديك عشرة دقائق لتتحدث مع محاميك |
İmzalamazsanız, önümüzdeki 10 yılı avukatınızla birlikte mahkemede geçirebilir sahip olmadığınız kadar çok para harcayıp beş kuruş kazanamayabilirsiniz. | Open Subtitles | و لو لم تفعلى فسوف تقضين العشر سنوات المقبلة فى المحاكم مع محاميك تنفقين ما لا تملكينه أصلاً و بصراحة محتمل ألا تحصلى على مليم واحد |
avukatınızla savcı arasındaki anlaşmanın şartlarını ve bunun doğuracağı neticeleri biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف بنود الاتفاق بين محاميك والنائب العام والعواقب التي ستحدث لك ؟ ... |
Bu konuda başvuru yapmadan önce avukatınızla konuştunuz mu? | Open Subtitles | هل تحدثت مع محاميك قبل الثيام بهذا؟ |
avukatınızla konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج للكلام مع محاميك. |
avukatınızla mahkemede içeri çağırılmadan önce görüşeceksiniz. | Open Subtitles | سوف تلتقين المحامي الخاص بك في المحكمة قبل توجيه الاتهام اليك |
Duruşmada da siz avukatınızla birlikte savunmanızı yapacaksınız. | Open Subtitles | وهو عندما تكوني أنتِ و المحامي الخاص بكِ قادر على تقديم ألتماسكِ الى القاضي |
Bayım, kendi avukatınızla konuşmanız gerekiyor. | Open Subtitles | سيدي ؛ عليكَ التحدث مع المحامي الخاص بي |
Belki de bunu avukatınızla konuşsanız daha iyi. | Open Subtitles | ربما عليك مناقشة هذا مع محاميكم |
Kusura bakmayın ama Northwood'daki avukatınızla hemfikir değilim. | Open Subtitles | لذا، أنا آسف، لا أوافق الرأي (مع محاميكم من (نورثوود |
avukatınızla konuştum. | Open Subtitles | لقدْ كلّمتُ محاميكِ |