"avukatlarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • محاميهم
        
    • محاميه
        
    • محامين
        
    • لمحاميك
        
    • لمحاميه
        
    • لا تتغيرين
        
    Konu çocuklara geldiğinde, çenelerini kapalı tutan suçlular, ya da işi avukatlarına bırakanlar, Open Subtitles عندما يتعلق الأمر بالأطفال المعتدين الذين لا يتكلمون أو يدعون محاميهم يتكفلون بالأمر
    Onların avukatlarına yasaları çiğnemenin cezasını çektireceğim, olası hapis cezası. Open Subtitles أنا أتحرّك نحو توقيع عقوبات على محاميهم ، دخول ممكن للسجن
    Başkan, avukatlarına karşı çıkarak doğaçlama bir basın toplantısı yapmayı kabul etti. Open Subtitles , حيث , ضد رغبات محاميه حيث العمدة وافق على مؤتمر صحفي مرتجل
    Başkan, avukatlarına karşı çıkarak doğaçlama bir basın toplantısı yapmayı kabul etti. Open Subtitles محاميه رغبات ضد , حيث , مرتجل صحفي مؤتمر على وافق العمدة حيث
    Hâlâ bir sürü param var ve dünyanın en iyi avukatlarına sahibim. Open Subtitles لازلتُ أملك تمويلاً لا حدود له، وأفضل محامين على وجه الأرض.
    Hâlâ bir sürü param var ve dünyanın en iyi avukatlarına sahibim. Open Subtitles "لازلتُ أملك تمويلاً لا حدود له، وأفضل محامين على وجه الأرض"
    FBI neden hakkında tutuklama emri çıkardıklarını avukatlarına söylemiyor. Open Subtitles الشرطة الفيدرالية ترفض التصريح لمحاميك عن سبب توقيفك.
    avukatlarına tanık listesini tebliğ etmem gerekiyor. Open Subtitles مفترض أن أكشف قائمة الشهود لمحاميه
    Dorian Gray, telif hakkı avukatlarına danışıyor. Open Subtitles تؤكد أنك لا تتغيرين مثل "دوريان غراي".
    Daha da kötüsü kendi avukatlarına yalan söylüyorlardı. Open Subtitles ،وأسوءُ من ذلك .كانوا يكذبونَ على محاميهم
    avukatlarına haber vermem gerektiğini biliyorum ama konuşmamın başımı derde sokacağını sanmıyorum. Open Subtitles أعرف أن علي تحذير محاميهم لكنني أرى أنني سأشعر بالراحة في الحديث...
    Yüksek ödemeli koşullarını sonlandırmamız gerektiğini belirten bir tazminat reformuna ihtiyacımız olduğunu bize ikna etmek için kendi avukatlarına, kulisçilerine ve halkla ilişkilere tonlarca para harcayacaklarına hiç kuşku yoktur. Open Subtitles لا عجب أنهم ينفقون أموالاً طائلة علي محاميهم و علي مسانديهم و علي نظام علاقاتهم العامة ليقنعونا بأننا نحتاج إلي إعادة تشكيل جذرية
    avukatlarına haber vermem gerektiğini biliyorum ama konuşmamın başımı derde sokacağını sanmıyorum. Open Subtitles -يفترض أن أعطي محاميهم إنذاراً لكنني أعتقد أنه بإمكاننا التحدث إن أحضرتم لي استدعاء من المحكمة
    Pablo Kolombiya Başsavcısı De Greiff ile pazarlıklara devam ederek avukatlarına fazla mesai yaptırıyordu. Open Subtitles وجعل بابلو محاميه يعملون لأوقات إضافية ومواصلة التفاوض على استسلامه مع المحامي العام الكولومبي دي غريف
    Babam olayı avukatlarına devrederdi. Open Subtitles لكان أحال أبي كلّ شيء إلى محاميه
    avukatlarına haberi anlatmamız gerekti ve haber yasa dışı yollarla toplandıysa Adalet Bakanlığı'nın muhtemelen büyük para cezası yazacağını söyledi. Open Subtitles لابد أن محاميه سمعوا بالقصة ونصحوه أن القصة لو جُمِعَت بشكل غير قانوني، وزارة العدل تستطيع وربما ستفرض غرامات جنائية معرقلة.
    Başka boşanma avukatlarına gittiniz mi Bayan Browning? Evet, Bir kaç tane. Open Subtitles هل ذهبت إلى محامين آخرين سيدة (براوينغ) ؟
    Springfield'ın en iyi avukatlarına sahibim. Open Subtitles عندي أفضل محامين (سبرينغفيلد)
    Baba, avukatlarına göre, devlet seni çok kötü gösteriyormuş. Open Subtitles أبي، طبقاً لمحاميك... فإن الحكومة تجعلك تبدو بصورة سيئة للغاية
    - Vakfın yönetimini de avukatlarına verdi. Open Subtitles -لذا منح التوكيل لمحاميه -حضرة القاضية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more