| Avusturya'nın iyi ahlakı tekelinde tuttuğuna inanmamızı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتريد منا ان نصدق ان النمسا تحتكر هذا التأثير؟ |
| Sana karım ve düşmanım Avusturya'nın kızı olarak yalvarıyorum. | Open Subtitles | أستجديك لا كزوجتى ولكن كبنت النمسا ، عدوتى |
| Sürpriz bir şekilde Avusturya'nın Graz şehrindeki lisede matematik dersi vermesi için davet aldı. | Open Subtitles | واندهش حين تم استدعاؤه إلى مدينة غراتس فى النمسا ليصبح مدرس رياضيات فى المدرسة الثانوية |
| 1877 senesinde, 21 yaşımdayken yüksek okul öğrenimime başlamak üzere Avusturya'nın Graz kentine gittim. | Open Subtitles | في عام 1877 بينما انا في ال 21 من العمر سافرت الى غراتس، النمسا لبدء التعليم الجامعي |
| Bu belge, Avusturya'nın savaş mazeretiydi. | Open Subtitles | كانت تلك الوثيقة بمثابة حجة النمسا للحرب |
| Almanya, sınırlarına asker yığan Rusya'ya karşı, Avusturya'nın yedek askerlerle Rusya'ya karşı yığınak yapmadığını öğrendiğinde dehşete düştü. | Open Subtitles | مع حشد روسيا قواتها على حدودها.. لكن ألمانيا أصابها الفزع عندما عرفت أن النمسا لا تركز احتياطياتها ضد روسيا |
| Avusturya'nın kafir köpeği Leopold... haksız işgal ettiğin toprakları terk et. | Open Subtitles | الكلب الكافر, ليوبولد النمسا تسليم الأرض التي أخذها ظلماً |
| Avusturya'nın tekrar Katolik olacağına yemin ediyoruz. | Open Subtitles | أقسمنا لك سترجع النمسا كاثوليكية من جديد |
| Avusturya'nın yeniden Katolik olacağına. | Open Subtitles | أقسمنا لك أن النمسا ستصبح كاثوليكية مجددا آمين |
| Avusturya'nın seçtiği, katı bir gelenekçi. | Open Subtitles | الذي أختير من قبل دولة النمسا رجلٌ مُتمسك بالتقاليد |
| Birincisi, davadaki rakiplerim gibi, bunun Avusturya'nın ülke içi sorunu olduğuna hep inandım. | Open Subtitles | أوّلًا، بالنسبة لخصومي فهُم يعتبرونها قضية تتعلق بشؤون النمسا الداخلية |
| Biri, Nazizm kurbanlarına iadeye karşı çıkıyor ama diğeri, Avusturya'nın Yahudi halkına yapılan haksızlığın farkında ve tüm engellere rağmen düzeltme arayışında. | Open Subtitles | والآخر يقر بالظلم الذي تعرض له اليهود في النمسا ورغم كل الصعاب نسعى لتصحيح ذلك |
| Avusturya'nın sadece iki adamı var. İzlanda'nın yedi. | Open Subtitles | النمسا لديها رجلان فقط هنا وأيسلندا لديها سبعة رجال |
| Ve birincilik ödülü, tüm Avusturya'nın en yüksek onuru Von Trapp Aile Korosu'nun. | Open Subtitles | و الجائزة الأولى و أعظم شرف في النمسا كلها... من نصيب... مغني عائلة فون تراب. |
| Avusturya'nın ilhakı, daha sonra... | Open Subtitles | الوحدة مع النمسا ومن ثم المناوشات |
| Avusturya'nın Linz şehrinde tren durduruldu ve içindeki Yahudilere trenden inip duş almaları söylendi. | Open Subtitles | "توقّف القطار في "لينز" في "النمسا واليهود في الداخل اُخبروا بأن يخرجوا ويغتسلوا |
| Gödel'in deliliği geçti, ama Avusturya'nın ki? Hayır, geçmedi. | Open Subtitles | مرّ جنون "غودل"، ولم ينتهِ جنون "النمسا". |
| Avusturya'nın değişimi üzerine bahse giriyorsun. | Open Subtitles | أنت تُقاتل لتغيير النمسا رأسً على عقب |
| Seninle flört etmeye istekli olan talipler var Avusturya'nın Charles'ı Arran Kontu İspanya Prensi Don Carlos bile. | Open Subtitles | الكثير من الخطباء يتمنونكِ... تشارلز من النمسا أيرل أران وحتى دون كارلوس من أسبانيا. |
| Avusturya'nın Bosna'yı ilhakını protesto ediyormuş. | Open Subtitles | إعتراضاً على ضم النمسا للبوسنة |