Zamanın başlangıcından beri, ...tüm kadınlar, ayak sesleri duymuştur. | Open Subtitles | منذ بداية الخليقة تسمع النساء خطوات سير. |
Sadece Escudo' nun ayak sesleri kuru toprakta duyulur. | Open Subtitles | فقط يمكن سماع خطوات إيسكودو فوق الأرض الجافة |
Ama birden yaklaşan ayak sesleri duydu. | Open Subtitles | لكن . فجأة لقد تنامى إلى سمعه أصوات و وقع خطوات قادمة |
Yani düşünün ki, gece evinize doğru yürüyorsunuz ve arkanızda ayak sesleri duyuyorsunuz. | TED | أعني تخيلوا هذا: السير إلى المنزل في وقت متأخر من الليل، وسماع وقع خطى خلفك. |
Onu bulamıyordum, ve sonra merdivende ayak sesleri duydum. | Open Subtitles | لم أستطيع إيجادها ثم سمعت خطى على السلالم |
Yukarı geliyordum ve ayak sesleri duydum. Kamera açıktı. | Open Subtitles | لقد سمعت وقع أقدام في الأعلى و التلفزيون يعمل |
Sanırım bir bacağı topal, ayak sesleri garipti. | Open Subtitles | أعتقد بأن أحد ساقيه كانت عرجاء , كانت خطواته غريبة نوعاً ما |
Clark, boyu neredeyse iki metre bir adam olarak akşamleyin sokakta gezerken ayak sesleri duymanın nasıl bir duygu olduğunu bilemezsin. | Open Subtitles | كلارك كرجل طوله 6 أقدام لاتعرف شعور عبور الشارع ليلاً عندما تسمع وقع خطوات خلفك |
ayak sesleri duyuyorum, gölgeler görüyorum, gözüme biri ilişiyor. | Open Subtitles | أنا أسمع خطوات وأرى ظلال ولمحات لشخص أو شيء ما |
Bence salonu görmesi lazım, ayak sesleri oradan geliyor. | Open Subtitles | أظن أنه يجب توجيها باتجاه الردهة وبذلك سنسمع صوت خطوات الأقدام |
ayak sesleri duydum, sonra da silah sesleri geldi. | Open Subtitles | لقد سمعت خطوات أقدام.وبعد ذلك الطلق الناري |
Böceklerin ayak sesleri olabilir mesela ya da nefes alış verişi. | Open Subtitles | هُنـاك، تعلمين كصوت خطوات الحشرات أو رُبما صوت تنفسهم |
Demek elektrikler kesildikten sonra gürültü ve ayak sesleri duydunuz? | Open Subtitles | إذا لقد قلت أنَّكَ سمعتَ صوت خطوات أقدام في السقيفة بعدَ أن إنقطع التيار؟ نعم |
Önünde kimse görünmüyor ama ayak sesleri duyuyorum. | Open Subtitles | المكان مهجور لكنني أسمع أصوات خطوات أقدام |
Jordan Washington, koridorda ayak sesleri duyduğunda ne olup bittiğini anladı. | Open Subtitles | جوردن واشنطن علم ما الذي سيحصل في اللحظة التي سمع فيها خطى الأقدام في القاعة. |
Bunlar, çocukların ejderhadan kaçtıklarında çıkardıkları ayak sesleri. | Open Subtitles | وهذه هي خطى الأطفال عند هروبهم من التنين |
ayak sesleri duyuyorum. | Open Subtitles | حسناً، إنني أسمع خطى الأقدام |
Ama ayak sesleri duyduğunu ve evde kötü bir şey olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لكنها قالت أنها سمعت وقع أقدام و أنها شعرت بشيئٍ سيئ في المنزل |
Bazen de tuhaf ayak sesleri duydum ama evde benden başkası yoktu. | Open Subtitles | وفي أحيان عدة سمعت وقع أقدام وحينئذ علمت أنه لا أحد في المنزل سواي |
Ama ben yukarıya geldiğimde ayak sesleri gibi bir şey vardı ve televizyon açılmıştı. | Open Subtitles | لكن! صعدت للأعلى وكان هناك صوت وقع أقدام, وكان التلفزيون يعمل |
Hm... Sanırım bir bacağı topal, ayak sesleri garipti. | Open Subtitles | كانت خطواته غريبة نوعاً ما |