"ayakkabıyı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحذاء
        
    • الأحذية
        
    • حذاء
        
    • حذاءً
        
    Dyson ve Kenzi'yi serbest bırak ve kokuşmuş ayakkabıyı al. Open Subtitles أطلقوا سراح دايسون و كينزي و ستحصلون على الحذاء النتن
    Hiçbir zaman kırmızı pelerini, sarı ayakkabıyı ya da altın ineği bulamayacağım. Open Subtitles لن أحصل على الرداء الأحمر أو أجد الحذاء الأصفر أو البقرة الذهبية
    Lütfen kibar prensim ayakkabıyı bana verin ve her şey mutlu sonla bitsin. Open Subtitles أرجوك أن تعطيني الحذاء يا سمو الأمير والأمور كلها ستؤدي إلى نهاية سعيده
    Sen elbiseyi bul, ben de ayakkabıyı. Open Subtitles يمكنك إحضار الفستان و أنا سأحضر الأحذية.
    Beceriklisin. Bütün gece dışarıda kaldın ve lüks marka bir ayakkabıyı kaptın. Open Subtitles لديكِ مهارة، سهرتي طوال الليل و حصلتي على حذاء ذو ماركة مشهورة.
    İki yıldır oğlum aynı ayakkabıyı giydi, çünkü ona yeni bir ayakkabı alamadım. Open Subtitles لسنتين، ابني ارتدى الحذاء ذاته لأنني لم أستطع أن أشتري له حذاءً جديداً
    Karın öldüğünde bu ayakkabıyı giyiyordu. Open Subtitles هذا الحذاء الذي إرتدته زوجتك قبل أن تموت
    Size genç bayanın ortadan kaybolduğunu ve arkasında sadece bu camdan ayakkabıyı bıraktığını haber vermekten üzüntü duyuyorum efendim. Open Subtitles أنا أسف لأعلمك تلك الفتاة أختفت وتركت خلفها فقط ذلك الحذاء الزجاجى
    Krallıktaki her evlenmemiş genç kız, ayrım yapılmaksızın, bu camdan ayakkabıyı ayağına giymeyi denesin, ayağı bu ayakkabıya tam olarak uyanlardan biri bulunsun ve o genç bayan bu araştırmanın sonucu olarak ilan edilsin ve Majestelerinin, sevgili oğlumuzun ve tahtın varisi olan asil prensimizin gerçek aşkı olarak kabul edilsin. Open Subtitles أن كل فتاة فى مملكتنا العزيزة دون أستثنائات يجب ان تجرب الحذاء الزجاجى على قدمها ويجب أن نجد واحدة يلائمها الحذاء
    Bir haftayı aşkın bir süre tırnağımı kesmedim ve bir aydan beri aynı ayakkabıyı giyiyorum. Open Subtitles ولم أقضم أظافري طيلة هذا الأسبوع. وارتديت نفس الحذاء طيلة هذا الشهر.
    Sonra bu ize uyan ayakkabıyı bulabiliriz. Open Subtitles نحن قد نستطيع إيجاد الحذاء المطابق لاحقا
    Bu ayakkabıyı deniyordum. Sadece uyuşmuş, o kadar. Open Subtitles أنا أتدرب على لبس هذا الحذاء لقد تخدرا فقط
    Bu ayakkabıyı deniyordum. Sadece uyuşmuş, o kadar. Open Subtitles أنا أتدرب على لبس هذا الحذاء لقد تخدرا فقط
    Hangi ayakkabıyı giydiğin fark etmez. Yapma Preacher. Saçmalıyorsun. Open Subtitles مانوع الحذاء الذي تضعه في قدمك لا يهم هذا هراء أيها المحترم
    Ve çok kızdım çünkü O ayakkabıyı severdim. Seni pislik. Open Subtitles و انا غاضبة لأنني أحببت ذلك الحذاء, ايها الوسخ
    Sanırım bazı konularda anlaşabiliriz ama o ayakkabıyı giyemezsin. Open Subtitles أظن يمكننا الموافقة على تلك الشروط لكن لا يمكنك ارتداء هذا الحذاء
    Yapılan her bir çift ayakkabıyı çok iyi tanırım--- iyi, dayanıklı ayakkabıları. Open Subtitles أتذكر كل حذاء تم صنعه كل الأحذية الجيدة ذات الجودة العالية
    O bir çift yeni ayakkabıyı hakettiğini hissetmen gibi. Open Subtitles أعني أنك تشعرين حينها بأنك تستحقين ذلك الزوج الجديد من الأحذية
    Peki hangi tür doktor, göte girmiş bir ayakkabıyı çıkartır? Open Subtitles وما اسم الطبيب الذي يخرج الأحذية من المؤخرة؟ يُعتمد على العمق
    Çok sevdiğiniz bir ayakkabıyı giymek gibiydi fakat bunu giymem ve alışmam gerekiyordu. TED الأمر مثل العثور على حذاء يعجبك جداً. ولكن عليك ارتدائه والتعود عليه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more