Kimlik tespiti, ayarlamalar gibi yapılacak işler var. | Open Subtitles | هناك مسألة تحديد الهوية و هناك بعض الترتيبات |
Ancak, adamlarınız mürettebat ile görüşüyor dönüşleri için ayarlamalar yapıyor. | Open Subtitles | على أي حال فإن رجالك يحققون مع الطاقم الآن و يقومون بعمل الترتيبات اللازمة لعودتهم |
Ama onu bundan alabilmek için bazı ayarlamalar yapmamız lazım! | Open Subtitles | ولكننا سنحتاج إلى إجراء بعض التعديلات لكي يدخل في الآلة |
Bayan French'in parasının dağıtılmasında ne tür ayarlamalar yaptığı konusunda bilginiz var mıydı? | Open Subtitles | هل كنت على بينة من ترتيبات مسز فرينتش للتخلص من مالها ؟ |
Darasızlığı denemek için, erkek bazı ayarlamalar yapmalıdır: | Open Subtitles | ولكي أجرب انعدام الوزن والطيران :يجب على الرجل أن يقوم بترتيبات معينة |
Sistem, içinden geçtiği malzemeye göre sabit ayarlamalar gerektiriyor. | Open Subtitles | النظام يتطلّب تعديلات الثبات طبقا للمادّة التي يعبرها. |
Bazı ayarlamalar yapacağız. Bir dahakine, hazırlıklı oluruz. | Open Subtitles | سنقوم بتعديلات المرة التالية سنكون مستعدين |
Birisi için, bazı ayarlamalar yapmak zorunda kaldım ve, cuma günü gelmesini garanti altına aldım. | Open Subtitles | .. وضعت الترتيبات لشخص لكي يأتي يوم الجمعة ويتأكد منها |
Başka bir şey söylemeden önce... benim için bazı ayarlamalar yapacaksın. | Open Subtitles | قبل أن أخبرك بأي شيء آخر عليك أن تقوم بعمل بعض الترتيبات لي أي نوع من الترتيبات؟ |
Aramızda kısa bir zaman geçirmeniz için ayarlamalar yaptık. | Open Subtitles | قمنا بعمل بعض الترتيبات لقضاء وقت قصير بيننا لقد قال أن القدماء الآخرين كانوا متغطرسين؟ |
Sadece almaya gitmeden önce bazı ayarlamalar yapmalıyım. | Open Subtitles | اذا , علي فقط ان أقوم ببعض الترتيبات ومن ثم أقوم بأختيارهم |
Bence, aklınızdan ne tür ayarlamalar geçtiğini tartışmalıyız. | Open Subtitles | أعتقد أننا ينبغي أن نناقش أي نوع من الترتيبات لديكَ في بالكَ |
Bu makul ayarlamalar konseptinden haberdar olmasa bile ona göre, sadece sağduyulu olduğu için şanslıydım. | TED | كنت محظوظة أنه لم يكن يعرف على ما أظن قضية التعديلات المنطقية، بالنسبة له، كان ذلك هو المنطق. |
Küçük ayarlamalar büyük değişikliklere yol açabilir. | TED | إن التعديلات الصغيرة جداً بإمكانها أن تقودكم إلى تغييرات عظيمة. |
Arada bir bazı ayarlamalar yapmakla tanınırım. | Open Subtitles | لقد كان معروفا لجعل بعض التعديلات والآن مرة أخرى. |
Müzisyenler, ayarlamalar reklamlar, eserler. | Open Subtitles | موسيقيون ذوي كفاءة عالية، ترتيبات الإصدار، مختصي الدعاية والإعلان |
Bay Goddard'ı buradan almaları için onların elçiliği ile ayarlamalar yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أقوم بعمل ترتيبات مع سفارتهم للتو لالتقاط جثه السيد جودارد هذا |
1 Temmuz itibarıyla, başka ayarlamalar yapılana dek, onu yeniden devlet gözetimine alacağım. | Open Subtitles | و إعتبارًا من 1 يونيو، سأعيدّه تحت رعاية الدولة حتى يتمَ إجراء ترتيبات بديلة |
Düşündüm ki, belki içeri gelip durumları düzeltebilmek için ayarlamalar yapabilirim. | Open Subtitles | ظننتُ أنّه قد يكون بوسعي الدخول والقيام بترتيبات أخرى. |
Bazi ayarlamalar yaptim. | Open Subtitles | ماذا هل طلبتي خدمة ليموزين لم تخبرينا عنها؟ لقد قمت بترتيبات |
Yanlışsın. Beşinci kendisine ve, ben hariç, diğer çoğalıcılara ayarlamalar yaptı. | Open Subtitles | انت على خطأ العضو الخامس صنع تعديلات لنفسه وكل الربراكاتورز ماعدا انا |
Sadece ufak tefek ayarlamalar gerekiyor, bant ve iğneler de bunun içindir değil mi? | Open Subtitles | نحتاج إلى القيام بتعديلات بسيطة عليه ولكن هذا ماصُنعت لأجله الدبابيس والمقاييس ، أليس كذلك؟ |
ayarlamalar için kiminle görüşmem gerektiğini soracaktım. | Open Subtitles | أتساءل كيف أو مع من يمكن لي أن أقوم بالترتيبات. |
Onu sağ salim geri getirebilmek için ayarlamalar yapmam gerek. | Open Subtitles | و على القيام بالتدابير اللازمة لاعادتة بأمان |