"aynı odayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • نفس الغرفة
        
    • غرفة واحدة
        
    • الغرفة نفسها
        
    • الغرفة ذاتها
        
    • الغرفة مع
        
    Otel görevlisi cinayetin olduğu gün ikinize aynı odayı göstermiş. Open Subtitles موظف استقبال الفندق وضعكم في نفس الغرفة في حدوث الجريمة.
    Gerçi umurumda da değil yani. Önce aynı odayı paylaşacaksınız dediniz, paylaştım. Open Subtitles وبجانب ذلك, أنا لا أهتم حقاً, في البداية جعلتني أشاركها في نفس الغرفة, شاركتها في نفس الغرفة
    aynı odayı tuttum. İki kez tıklat ki sen olduğunu bileyim. Open Subtitles . سوف أحصل على نفس الغرفة . دق على الباب مرتين ثم سأعرف انه انت
    aynı odayı paylaşmak için büyük değiller mi? Open Subtitles ألا تظن أنهم قد كبروا على مشاركة غرفة واحدة ؟
    Tuhaftır ki her zaman aynı odayı isterdi. Open Subtitles أتعلم ؟ الشيء الغريب أنه كان دائماً ما يطلب الغرفة نفسها
    Yani, akademide aynı odayı paylaştınız. Open Subtitles اقصد تشاركت معه الغرفة ذاتها في الأكاديمية.
    Ölü bir adamla aynı odayı paylaşmak istemem. Open Subtitles لا ايد مشاركة الغرفة مع رجل ميت.
    Camille ve ben, aynı odayı paylaşıyoruz. Open Subtitles كاميل وأنا، لا نَشتركُ في نفس الغرفة حتى.
    Göründüğü gibi değil. Hepimize aynı odayı vermişler. Open Subtitles أوه هذا ناعم أكثر من اللازم ,سأخلعه يبدوا ان هناك خطأ ووضعونا في نفس الغرفة
    Her gece görüşüyor, hep aynı odayı kullanıyorduk. Open Subtitles رأينا بعضنا كلّ ليلة واستخدمنا نفس الغرفة دائماً
    aynı odayı ikinci kez aramıyacaklar. Open Subtitles انهم لن يقومو بالبحث في نفس الغرفة مرتين.
    aynı odayı paylaşan arkadaşlar böyle olabilir. Open Subtitles . الأصدقاء الذين يتشاركون نفس الغرفة يمكنهم أن يكونوا هكذا
    Müdür birkaç yıl önce iki FBI ajanının burada kaldığını söyledi ve şanslıyız aynı odayı tuttum. Open Subtitles قال المدير أن هناك عميلين فيدراليين قد باتا هنا قبل عدة سنوات لذا حصلت على نفس الغرفة من أجل الحظ
    Birbirlerini tanımıyorlar ama aynı odayı paylaşıyorlar. Daha ucuz. Open Subtitles لا يعرفون حتى بعضهم البعض لكنهم يشتركون في نفس الغرفة.هذه الطريقة أرخص...
    Bharatiji onunla aynı odayı paylaşıyordu. Open Subtitles بهاراتيجى كانت تشارك كافيرى نفس الغرفة
    Hey, şanslıydım. Bana aynı odayı verdiler. Open Subtitles لقد حالفني الحظ أعطوني نفس الغرفة
    Hey, şanslıydım. Bana aynı odayı verdiler. Open Subtitles لقد حالفني الحظ أعطوني نفس الغرفة
    Ailesi öyle fakirmiş ki... 15 yaşına kadar aynı odayı paylaşmışlar. Open Subtitles ...عائلته كانت فقيرة جدا تشاركوا في نفس الغرفة حتى بلوغهم 15 سمعنا نفس القصة
    Bizim ailemiz erkek kadın fark etmez, aynı odayı paylaşır. Open Subtitles عائلتي لا تفرق بين الصبية والبنات في المضاجع، فنحن نتشارك غرفة واحدة
    Büyürken aynı odayı kullanıyorduk. Yeni bir haber olmadı. Open Subtitles لقد تشاركنا غرفة واحدة أثناء ترعرعنا هذه ليست أخبار جديدة عليّ
    Çünkü siz çocuklar aynı yerde yaşıyorsunuz ve aynı odayı paylaşıyorsunuz. Open Subtitles لانكم يا رفاق تعيشون معا وتتشاركون الغرفة نفسها
    - aynı odayı istiyorum. Open Subtitles أريد الغرفة نفسها
    Saat başına ücret ödeyerek her salı aynı odayı tutuyormuş. Open Subtitles الغرفة ذاتها كل ثلاثاء يستأجرها بالساعة
    Tae Joon oppa ile aynı odayı paylaştığını söylemiştin. Open Subtitles قلت بأنك تتشارك الغرفة مع تاي جون اوبا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more