| Anlıyorum. Benimde kız kardeşim vardı... Sanırım şu an ölü aynı problemi yaşıyordu. | Open Subtitles | أفهم الأمر ، لدي شقيقة ، أعتقد أنها ماتت ، كانت تعاني من نفس المشكلة |
| Hangi açıdan bakarsanız bakın, ister ekosistem açısından, ister türler açısından veya genetik açıdan aynı problemi tekrar tekrar görmeye devam ediyoruz. | TED | لا يهم ما هو المستوى الذي تنظر اليه, سواء كان مستوى التظام الايكولوجي,او مستوى الجنس البشري,او مستوى الجينات, نرى نفس المشكلة مرارا ومرارا |
| Berberimin de makaslarla aynı problemi yaşıyor. | Open Subtitles | أتعلم, حلاقي كان لديه نفس المشكلة |
| aynı problemi, tekrar tekrar yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن ندور حول نفس المشكلة مرة تلو الأخري |
| Sadece ikimizin de aynı problemi var. | Open Subtitles | صادف وأننا نملك نفس المشكلة فقط. |
| Bu da sadece aynı problemi farklı bir yaklaşımla çözmek oluyor. | Open Subtitles | إنه مجرد نهج مختلف لحل نفس المشكلة |
| Aslında, ikinizin de tam olarak aynı problemi olduğunu söylüyordum. | Open Subtitles | قد أقول ان كلاكما عنده نفس المشكلة |
| Sammy Jankis'in de aynı problemi vardı ama gerçekten de sistemsizdi. | Open Subtitles | كان (سامي جانكيس) يواجه نفس المشكلة لكنه لم يكن منظماً |
| Polis de aynı problemi yaşıyor. | Open Subtitles | لدى الشرطة نفس المشكلة. |
| Ben de şu anda aynı problemi yaşıyorum! | Open Subtitles | لدي نفس المشكلة الآن! |
| Ruslarsa, aynı problemi... 5 sentlik bir kalemle çözdüler. | Open Subtitles | الروس حلوا نفس المشكلة... بـ( قلم رصاص ) بخمسة سنت... . |