"aynı saatte" - Translation from Turkish to Arabic

    • نفس الوقت
        
    • الوقت نفسه
        
    • بنفس الوقت
        
    • نفس التوقيت
        
    • نفس الموعد
        
    • في ذات الوقت
        
    • في الوقت ذاته
        
    • بنفس اللحظة
        
    • نفس الساعة
        
    • نفس الميعاد
        
    • والوقت نفسه
        
    • ونفس الوقت
        
    • غدا في نفس
        
    • في وقتٍِ
        
    İki hafta boyunca her akşam aynı saatte oraya gittim. Open Subtitles لقد ذهبتُ هناك كلِّ ليله فى نفس الوقت لمدة إسبوعان
    İki hafta boyunca her akşam aynı saatte oraya gittim. Open Subtitles لقد ذهبتُ هناك كلِّ ليله فى نفس الوقت لمدة إسبوعان
    Yine tam burada olacaklar aynı saatte, aynı yerde, önümüzdeki hafta. Open Subtitles سيعودوا مرة أخري في نفس الوقت و المكان ، الاسبوع القادم
    Haftaya aynı saatte gelmeniz çok iyi olur. Open Subtitles الوقت نفسه من الأسبوع القادم سيكون.. سيكون مناسباً تماماً
    Evet, her gün aynı saatte kafayı buluyoruz. - Takılmamız lazım. Open Subtitles نبدأ بنفس الوقت كل يوم يجب ان نمضي الوقت سويه
    Her akşam tam olarak aynı saatte başlıyorlar ve tam olarak aynı yerlerde oluyorlar. TED أنهم يبدأون في نفس التوقيت كل مساء وفي نفس الموقع بالضبط.
    Yarın sabah aynı saatte tekrar bir araya gelmemizi öneriyorum. Open Subtitles أقترح أن نعيد عقد اجتماعنا في نفس الوقت غدا صباحًا
    Önümüzdeki hafta aynı saatte aynı yerde buluşmak için bana söz verdi. Open Subtitles وافقت على رؤيتي في نفس الوقت و بنفس المكان خلال الاسبوع القادم
    Yarın yine gelirim. aynı saatte. Open Subtitles سوف آتي و أراك مجدداً غداً و في نفس الوقت
    Bana her zaman brandi getirilir her akşam tam aynı saatte Open Subtitles دائماً يحضر لي البراندي بالضبط في نفس الوقت كل مساء
    Dr. Hawker'a gelen telefonla aynı saatte. Open Subtitles انه نفس الوقت الذى تلقى فيه دكتور هواك الاتصال
    Ve hala her hafta aynı saatte tekrar geliyorsun. Bu benim için çok zor bir durum. Open Subtitles ومن وقتها وأنت تأتي كل أسبوع في نفس الوقت وهذا صعب بالنسبة لي
    Zor bir iştir! Her gün aynı saatte aynı yere gelmektir! -Mali durumumu bildirmemi mi istiyorsun? Open Subtitles انه يَرْجعُ للبيت في نفس الوقت إلى نفس المكانِ كُلّ يوم
    Sen aynı saatte yatacağız derken, ben uyuyana kadar ayakta kalacağını zannediyordum. Open Subtitles عزيزتي, حينما قلتي بأننا سنذهب للفراش في نفس الوقت, إعتقدت بأنكِ ستبقين حتى أذهب للنوم
    Gelecek hafta yine aynı saatte mi buluşalım? Open Subtitles تريد أن نتقابل إذاً في نفس الوقت الأسبوع القادم؟
    Haftaya aynı saatte mi? Open Subtitles فى الوقت نفسه الاسبوع القادم ؟
    Yarın aynı saatte? Open Subtitles الوقت نفسه غداً؟
    Tüm ülkede aynı saatte başlar. Standartlaşmış bir test. Open Subtitles يبدأ بنفس الوقت في كافة انحاء البلاد انه اختبار قياسي
    Yarın akşam o zaman. Bu yoldan, aynı saatte. Open Subtitles ليلة الغد إذن على طول الطريق , نفس التوقيت
    artık tedavi oldum. Haftaya, aynı saatte mi? Open Subtitles لقد شفيت الآن ، أنا فخورة بك للغاية نفس الموعد في الأسبوع القادم ؟
    Yemek olmasa bile, saatin kaç olduğunu bilmesem bile her gün aynı saatte öğle yemeği yiyordum. Open Subtitles تناولت الغداء في ذات الوقت كل يوم، حتى عندما لم أكن أملك أية طعام، رغم ذلك لم أملك أدنى فكرة عن الوقت
    "Lütfen bu akşam bizimle aynı saatte aynı yerde buluşun." Open Subtitles قابلينا رجاءً في الوقت ذاته في المكان ذاته الليلة.
    Her ikisinin kilometrelerce uzak - tayken aynı saatte nasıI olupta öldüğünü izah edemediler. Open Subtitles أو كيف الاخوين توفيا بنفس اللحظة وعلى بعد عدة اميال
    Morarmaya bakarsak ölüm de asılma da aynı saatte gerçekleşmiş. Open Subtitles و بعدها شنق كلها خلال نفس الساعة مستنداً على الكدمات
    Yani ayrın aynı saatte gelmemi mi istiyorsunuz? Open Subtitles أذن هل يريدني أن أحضر غدا في نفس الميعاد
    Ben ve Momoko, aynı gün aynı saatte doğduk. Open Subtitles لقد ولدنا أنا وموموكو في نفس اليوم ونفس الوقت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more