"aynı sebepten ötürü" - Translation from Turkish to Arabic

• لنفس السبب
• للسبب نفسه

Sizin o kıçı kırık adama katlanmanızla aynı sebepten ötürü.
لنفس السبب الذي يجعلكَ تبتعد عن ذلكَ القرد الأخرق

Geçen akşam bir iş arkadaşı aynı sebepten ötürü öldürüldü.
ليلة أمس , أحد أصدقائة .. قُتل لنفس السبب

Farklı geçmişleriniz falan olduğunu biliyorum ve bu salonun işleyişi hakkında ikinizin de farkı fikirleri olduğunu biliyorum ama işin aslı, ikiniz de aynı sebepten ötürü buradasınız.
وأنا أعلم أنك على حد سواء حصلت أفكارك حول الكيفية التي ينبغي أن يدير هذه الصالة، ولكن حقيقة الأمر هي، كنت على حد سواء هنا لنفس السبب.

Yüzbaşı Hastings, benim de aynı sebepten ötürü geldiğimi sanınca cesaretimi kaybettim.
و عندما افترض الكابتن " هستنغز " أني أتيت لنفس السبب الذي أتت من أجله فقدت صوابي

Senin Sirius'u kurtarmaya çalışmanla aynı sebepten ötürü arkadaşlarının seni kurtardığı aynı sebeple bunca seneye rağmen, o kadar acı çekmene rağmen senin daha fazla acı çekmeni istemedim
للسبب نفسه انت تحاول حماية سيريوس كما حماك صديقك بعد كل هذه السنين بعد كل ما عانيته

Bana ondan bahsetmemenle aynı sebepten ötürü kimseyi çağırmadın.
لم تتّصلي بأحد... للسبب نفسه لم تخبريني عنها.

Bir bakıma, ben de Bay Belvedere'ı odamda herkesle aynı sebepten ötürü tutuyorum.
بطريقة ما، أعتقد (أني أبقيت غرفة لـ(بيلفدير لنفس السبب الذي يقوم به الجميع

Bence ikimiz de aynı sebepten ötürü buradayız.
أعتقد أن كلانا هنا لنفس السبب.

Her şeyi yaptıkları aynı sebepten ötürü.
لنفس السبب وراء قيامهم بأيّ شيء

Jason Sands'i, 10 milyon dolarlık elmaslar için öldürdü Julie'yi de aynı sebepten ötürü kaçırdı. Ya dul ya da metres iş birlikçisi olarak hareket etti.
وقام بخطف (جولي) لنفس السبب إما الأرملة أو العشيقة متواطئة معه

Biz de aynı sebepten ötürü boşandık.
لقد تتطلفنا لنفس السبب

Sizinle aynı sebepten ötürü.
لنفس السبب الذي أتيتِ لأجله

Belki ikimizi de aynı sebepten ötürü tutuyordur.
ربما أننا هنا لنفس السبب

Belki de seninle aynı sebepten ötürü.
ربّما لنفس السبب الذي منعكَ

Benimle aynı sebepten ötürü.
أنا أيضاً لنفس السبب

Benim için söylediğiniz aynı sebepten ötürü,
لماذا؟ للسبب نفسه الذي جعله تصفني