Ne tuhaf ben de tam aynı soruya yanıt verecektim. | Open Subtitles | غريب , انا علي وشك أن. أجب علي نفس السؤال |
ben yeri inceliyor ve kendi bahçemde aynı soruya cevap arıyor olacağım. | TED | سأقوم أنا بالنظر إلى الأرض بحثاً عن نفس السؤال في فنائي الخلفي الخاص. |
Başka bir soru seçersen, aynı soruya iki kez cevap verebilir ve seyirciye sorabilirsin. | Open Subtitles | خذ سؤال آخر ، يمكنك مرتين على نفس السؤال رد ومقابلة الجمهور. |
Ben ise kablolu televizyona çıkıp aynı soruya cevap veriyorum: "Gelecek senenin teknoloji trendleri neler olacak?" | TED | واكثر ما افعله في هذا الوقت من العام هو الظهور على شبكات التلفزيون واجابة نفس السؤال "ما هي توجهات التقنية في العام القادم؟" |
Ama dönüp dolaşıp yine aynı soruya dönüyordum: | Open Subtitles | ولكن ظللت أعود إلى نفس السؤال |
(Gülüşmeler) Başkanlığa hazırlanırken fark ettim ki Stockon'ın çeşitliliği, değişim başlatırken ilk adım yine aynı soruya cevap vermek; Bizim komşumuz kim? | TED | (ضحك) بينما كنت أستعد للحكم، أدركت أن ذلك ما منح ستوكتون تنوّعها، الخطوة الأولى لإحداث التغيير هي بالإجابة على نفس السؤال: من هو جارنا؟ |