Hala fırsat varken buradan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | كان علي أن أغادر بينما ما زال بإمكاني |
Karanlık çökmeden ayrılmalıyım. | Open Subtitles | - يجب أن أغادر قبل حلول الظلام |
Yüz yüze mi ayrılmalıyım, yoksa telefondan da halledebilir miyim? | Open Subtitles | هل يجب أن أنفصل عنه وجهاً لوجه، أم يمكن ذلك على الهاتف؟ |
Ondan ayrılmalıyım ama daha önce kimseden ayrılmamıştım. | Open Subtitles | يجب أن أنفصل عنه، لم أنفصل عن أحد من قبل |
Eskisine göre çok daha fazla çevreme bakmalıyım. ayrılmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أتتطلع حولي أكثر من أي وقت مضى |
- Buradan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | علي مغادرة هذا المكان |
Ethan, Phoenix'ten olabildiğince erken ayrılmalıyım. | Open Subtitles | إيثان)، يجب أن أغادر "فينكس" بأقصى سرعة ممكنة) |
- Şam'dan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أغادر دمشق |
Son bir kaç yıldır sizinle oynarken ve öğrenirken çok güzel zaman geçirdim, ama artık, tıpkı arıların kovanı terkettiği gibi bende Jolly Farmdan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | لقد إستمتعتُ باللعب و التعلم برفقتك هذه السنوات القليلة الماضية، ولكن الآن ،مثل ما تغادر النحلات الخلية (يجب أن أغادر أنا (مزرعة جولي |
Ondan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | أنا يجب أن أنفصل عنه |
Şu kız, Stephanie, ondan ayrılmalıyım. | Open Subtitles | (انها فقط بنت اسمها (ستيفني يجب أن أنفصل عنها |
-Dennis'ten ayrılmalıyım. | Open Subtitles | علي أن أنفصل عن (دينيس) |
- Ama niye bu saraydan ayrılmalıyım? | Open Subtitles | ولكن لما علي مغادرة القصر؟ |
Artık Witchita'dan ayrılmalıyım Elise. | Open Subtitles | والآن علي مغادرة "ويتشيتا". |