Yardım etmemize izin ver. Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | دعنا نساعدك نحن لا نحتاج إلى أن نفترق |
Sen dedin. Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | قلتِ بنفسك، لا يمكننا أن نفترق. |
Sen dedin. Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | قلتِ بنفسك، لا يمكننا أن نفترق |
"asla Ayrılmamalıyız" | Open Subtitles | نحن لَنْ نَفترق خلال الإبتساماتِ ولا خلال الدموع |
"bazen neşe bazen keder, asla Ayrılmamalıyız" | Open Subtitles | سواء الإبتسامات أَو الدموع نحن لَنْ نَفترق |
- Hayır, Ayrılmamalıyız. - Ayrılmak zorundayız Max, beni dinle. Eğer ayrılmazsak ikimizi de haklayacak. | Open Subtitles | ـ كلا , علينا ان نبقى معاً ـ لا يمكننا , اسمعني لو فعلنا ذلك سوف تنال مناً |
- Evet, bence de, Amin Johnson, bu yüzden birbirimizden Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | - نعم يا امين جونسون - لهذا علينا ان نبقى معاً |
- Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | وسأتي ورائكما ـ لا يمكننا أن نفترق |
Fakat birbirimizden Ayrılmamalıyız! | Open Subtitles | لكن لا يمكننا أن نفترق |
Birbirimizden Ayrılmamalıyız! | Open Subtitles | لا يجب أن نفترق أبداً |
Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | ــ ليس علينا أن نفترق ــ صهٍ |
Tea haklı. Hissediyorum. Birbirimizden Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | انا شعر بذلك كل ما علينا ان نبقى مع بعض |
Leonardo'yu bulmak istiyorsak, yoldan Ayrılmamalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا ان نبقى على الطريق (حتى نعثر على (ليوناردو |