Çoğunluğun ızdırabı bir daha asla azınlığın zenginliğine temel olmamalı. | Open Subtitles | معاناة الكثرين لا يجب أن يصبح مجدداً أساس ثروة القلة |
Biz, çok fazlayız ancak hala sessiz bir çoğunluğuz, bu aşırı uçtaki azınlığın alanından feragat ettik. | TED | ولكننا نحن، الغالبية الشاسعة الصامتة، تنازلنا عن الساحة العامة للأصوليين القلة. |
Beni görmeye geldiğine göre hâlâ seçilmiş azınlığın arasında olduğumu farz etsem mi? | Open Subtitles | ولأنك أتيت لرؤيتي، هل أفترض أنني ضمن القلة المختارة؟ |
Bana yapılan saldırılar, basını kontrol eden yaygaracı bir azınlığın marifetidir. | Open Subtitles | الذى قد أيقظته حملتك ؟ إن الهجوم ضدى صدر من أقلية صاخبة تصادف أنها تتحكم فى الصحافة |
Hükümete bağlı kaynaklar, yerel Tutsi azınlığın üyelerini suçluyorlar. | Open Subtitles | مصادر موالي إلى الحكومةِ تَلُومُ أعضاء المحليّينِ أقلية توتسي. |
O osurukta bastırılmış bir azınlığın nefreti saklıydı. | Open Subtitles | هذه القذارة أغضبت مجتمع أقلية مكبوت. |
Ne kadar küçük bir azınlığın mensubu olduğumu şöyle anlatayım: Hintliler, Amerika nüfusunun kabaca % 1'ini oluşturur; Hindular yaklaşık %0,7'sini Jainler ise en fazla 100.000'de 46'sını. | TED | لأعطيكم فكرة عن كم يجعلني هذا أحد الأقليات: يُشكل الهنود واحدًا بالمائة تقريبًا من إجمالي عدد سكان الولايات المتحدة، والهندوسيون، 0.7 بالمائة تقريبًا، والجاينيون، 0.00046 بالمائة على أكثر تقدير. |
Küçük bir azınlığın, cinsiyet, gelir, ırk ve sınıf farklılıklarını kullanarak çoğunluk üzerinde egemenlik kurmasından yoruldum artık. | TED | أنا سئمت من السلطة التي يملكها فئة قليلة من الناس على الأكثرية من خلال الجنس والدخل والعرق وحتى الطبقة |
Biz de bu seçilmiş azınlığın içindeyiz. | TED | نحن نُعد واحدة من هذه القلة المخُتارة. |
Burada seni kurtarma çalışıyoruz! Doktor, çoğunluğun ihtiyaçları azınlığın ihtiyaçlarından önemlidir. | Open Subtitles | دكتور ، القانون لحماية العامة لا القلة |
Doktor, çoğunluğun ihtiyaçları azınlığın ihtiyaçlarından önemlidir. | Open Subtitles | دكتور ، القانون لحماية العامة لا القلة |
Bu azınlığın fikri! | Open Subtitles | ! هذا رأي أقلية ! |
Askeri harekata mazeret üretmek için Alman azınlığın mağduriyeti üzerinden propagandalar başgöstermeye başladı. | Open Subtitles | .... مره أخرى تناثرت المزاعم حول أضطهاد الأقليات الألمانيه و ذلك بهدف أيجاد ذريعه تبرر التدخل العسكرى |
Vineet'e göre bunun amacı piramidi ters çevirip, azınlığın çoğunluğun üstündeki gücünü azaltmak ve çoğunluğun gücünü ortaya çıkartarak her gün yapılan yeniliğin hızını ve kalitesini arttırmaya yönelikti. | TED | بتعبير فينيت، كان ذلك يتعلق بقلب الهرم لإطلاق العنان لطاقات الأكثرية من خلال حل القوة الخانقة للقلة ورفع جودة وسرعة الابتكار الذي كان يجري كل يوم. |