"bölgesinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • منطقة
        
    • لمنطقة
        
    • منطقته
        
    Buna ilaveten, ülkenin ormanlık bölgesinin ortasındayız ve halka açık alanlarımız çok berbat. TED إضافة إلى ذلك نحن نعيش في وسط منطقة الغابات للبلد، وفضاءاتنا العامة مقرفة؛
    Aslında, tüm Şeytan Mermeri bölgesinin nüusunu yeniden artırmak şu adamların elinde. Open Subtitles في الحقيقة، يعود الأمر لهؤلاء الرجال للإعادة إسكان كامل منطقة رخامات الشيطان.
    Karantina bölgesinin dışında, yeni hastalık salgını 27 kişiyi öldürdü. Open Subtitles خارج منطقة الحظر تسبب هجوم جوي جديد بمقتل سبعين شخصاً
    Ayrıca arama bölgesinin en az 150 mil dışarısında kalıyor. Open Subtitles في الحقيقة، هو 150 ميلا على الأقل خارج منطقة البحث.
    Fonio, günümüzde en sık Sahel bölgesinin batısında yetiştiriliyor. Bu alan Senegal'den Mali'ye, Burkina Faso, Togo ve Nijerya'ya uzanıyor. TED واليوم هي أكثر ما يزرع في الجزء الغربي لمنطقة الساحل، من السنغال إلى مالي، بوركينا فاسو، توجو ونيجيريا.
    Burası Amazon bölgesinin bir kısmı ve Brezilya Amazonu'nun merkezi güneyinde yer alan Rondônia. TED هذه منطقة من حوض الأمازون وتدعى روندونيا بوسط جنوب غابة الأمازون البرازيلية.
    Böylece biz, renk bölgesi ve sayı bölgesinin beynin fusiform gyrus bölgesinde yan yana olduğunu gördük. TED وجدنا أن منطقة الألوان ومنطقة الأرقام بجوار بعضها البعض في الدماغ، في التلفيف المغزلي.
    Aynı zamanda, onayladığımız diğer bir girişimcilikle yüzlerce mil kaldırım inşa ediyoruz metro bölgesinin her yerinde. TED نحن أيضاً، مع مبادرة أخرى تم طرحها، سوف نبني المئات من الأميال من الأرصفة على طول منطقة الميترو.
    Şehrin çok kalabalık bir bölgesinin hemen altında futbol sahası kadar kullanılmayan bir alan ve sizi neredeyse arkeolojik kazıdaki Indiana Jones gibi hissettirir ve tüm detaylar hâlâ orada. TED إنها أرض متخلى عنها بمساحة ملعب كرة قدم تقع مباشرة تحت منطقة مزدحمة من المدينة، ستشعر تقريبا وكأنك إنديانا جونز في مهمة حفر أثري، وأن كل التفاصيل لم تبرح مكانها.
    Düşman bölgesinin içlerindeki bir isyancı üssüne yapılan çok önemli erzak nakliyesine nezaret ediyorsunuz. TED أنت تراقب عملية تسليم لوازم ضرورية إلى قاعدة مقاومة تقع في عمق منطقة العدو.
    Yaygın bir hipotez, bu ağın, arka singulat korteksi adındaki bir bölgesinin muhakkak isteklerle değil, aynı zamanda içine girdiğimiz, içine çekildiğimiz ve bize bir yanlış yapıldığı zaman aktif hale geldiğini söylemektedir. TED إحدى الفرضيات الحالية هي أن منطقة هذه الشبكة، تسمى الفص الحزامي الخلفي، تم تنشيطها ليس بالضرورة عن طريق الرغبة بحد ذاتها لكن عندما يحصل ونلحق بها، وعندما يحصل ونغرقُ أنفسنا فيها وتأخذنا لمسافة.
    Ama düşünüyorum, hani, eğer Bangladeş'te sel bölgesinin tam ortasında olsaydık, bu su böyle gözükmezdi. TED لكنني فكرت، تعرفون، اذا كنت في وسط منطقة فيضان في بنغلاديش، لن يبدو الماء كهذا.
    Ve son iki yılda Bandandu bölgesinin güney ucunda 2.000 kişi sakatlandı. TED وخلال العامين الأخيرين تسبب باعاقة 2000 شخص في الطرف الجنوبي من منطقة بندوندا
    Ve bu Kunene bölgesinin ortasında Sesfontain köyü var. Burası doğduğum yer. TED وفي منتصف منطقة كنيوني توجد قرية سيسفونتيان. هناك حيث وُلدت.
    Sahra Çölü'ndeki savaş bölgesinin 17. ve 18. sektörlerinden .büyük bir askeri gelişme bildirildi. Open Subtitles تعزيز عسكري سريع تمت ملاحظته في الصحراء الكبرى المناطق 17 و 18 من منطقة الحرب
    Başka kim eğlence bölgesinin yanına atık arıtma tesisi koyar ki? Open Subtitles لكان وضع بجوار كل منطقة بتشتغل سلة قمامة?
    Tamam, ama Porinas Extremadura bölgesinin en iyisiydi. Open Subtitles حسناً، لكن بورناس كَانَ أفضل في منطقة إكسترمادورا.
    Uçağın kaybolduğu geceye ait Los Angeles bölgesinin meteorolojik radarı. Open Subtitles رادار الطقس في منطقة لوس انجليس ليلة اختفاء الطائرة.
    Güneybatı bölgesinin tüm faturalarından ben sorumluyumdur. Open Subtitles أنا مسئولة عن الفواتير لمنطقة الجنوب الغربى
    Verilecek tepki için, Tamakyuro bölgesinin rakun kabileleri, Batamochi Dağı'nın derinliklerindeki Manpuku Tapınağı'nda toplandı. Open Subtitles مع التفاعل لوضع الحالي, جماعة الراكون لمنطقة تاماكيورو اجتمعت تلك الليلة بمعبد المانبوكو بداخل جبال بوتاموشي
    Teddy de merkezde çeyrek mil kuzeye yerleştirir, Teddy bölgesinin ortasına. TED وقام تيدي بالتحرك ربع ميل بإتجاه الشمال نحو منتصف منطقته الخاصة به والتي تعادل نصف الشاطىء أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more