| Yemek salonundaki büfede, masa örtülerinin altında bir kitap buldum. | Open Subtitles | وجدت كتاب في غرفة البوفيه لتناول الطعام، تحت مفارش المائدة |
| Şu tenekedeki jel, büfede yiyecekleri sıcak tutmak için kullandıkları. | Open Subtitles | ستيرنو، العلب الصغيرة التي يضعونها في البوفيه ليبقوا الطعام دافئاً |
| Açık büfede, bilirsiniz, eğer yumurta, pastırma ve sosis yiyorsam, sorun yok. | Open Subtitles | مع بوفيه ، و كما تعلمون، إذا أنا أكل البيض ولحم الخنزير المقدد و السجق، هذا شيء طيب. |
| Ben açık büfede peynirli makarna olduğunu uman bir kadınım. | Open Subtitles | أنا سيدة أمل ان تكون هناك المعكرونة بالجبن في ذلك بوفيه |
| Yarım saat içinde, hepimiz büfede buluşuyoruz: | Open Subtitles | خلال نصف ساعة نلتقي جميعنا هنا عند الكشك |
| Pazar sabahı büfede brunch yapacağız. Peki... elbise! | Open Subtitles | و صبيحة يوم الأحد ، سنتناول الافطار الموجود في المقصف |
| Bizim büfede kalmamış. | Open Subtitles | اجلب لي بعض الحبوب المنبهة انتهى ما بحوزة بائع الجرائد |
| Açık büfede oturmuş, yemek yiyormuş ve bir kadın görmüş. | Open Subtitles | كان يتناول الطعام في البوفيه ثم رأى إمرآة |
| Bütün okul aile birliği toplantısını büfede geçirdin. | Open Subtitles | لقد قضيت اجتماع أولياء الامور على طاولة البوفيه |
| Sırası gelir de ona çakmak istersen açık büfede yapma. | Open Subtitles | إذا شعرت بأنك بحاجه إلى معاشرتها في لحظة ما حاول بأن لا تفعلها على طاولة البوفيه |
| Ben hafif bir şeyler alacağım ama büfede ben de ona eşlik edeceğim. | Open Subtitles | أنا سأتناول شيئًا خفيفًا فقط، لكنني سأقف معه في البوفيه. |
| Çünkü muhtemelen açık büfede yemek yemeye koşmuştur. | Open Subtitles | بالتأكيد لأنها هرعت إلي البوفيه |
| Adam büfede. | Open Subtitles | ذاك الرجل في البوفيه |
| Gittiğimde, büfede her şey vardı ve tamamı hayvan ürünleriydi. | Open Subtitles | أتيتُ وكان لديهم بوفيه كامل ولم يكن هناك سوى منتجات حيوانية. |
| Belki Vegas büfede olsaydı. | Open Subtitles | ربما في بوفيه فيجاس |
| Bir büfede size benzemeyen bir şey dışında. | Open Subtitles | ... على عكس لك في بوفيه. |
| - Biri büfede. | Open Subtitles | -واحد عند الكشك |
| - Biri oradaki büfede! | Open Subtitles | - واحد عند الكشك هناك ! |
| Bende büfede tıkınacağım. | Open Subtitles | سأذهب لتناول طبق حساء من المقصف. |
| büfede hayatımın aşkını buldum, dostum. | Open Subtitles | لقد وجدت الحب فى المقصف يا صديقى |
| Biraz NoDoz al. Bizim büfede kalmamış. | Open Subtitles | اجلب لي بعض الحبوب المنبهة انتهى ما بحوزة بائع الجرائد |