"bütün akşam kulübede olacağım ve kapıyı senin için açık bırakacağım." | Open Subtitles | سأكون فى الكوخ طوال الليل وسأترك الباب مفتوحاً لك |
"bütün akşam kulübede olacağım ve kapıyı senin için açık bırakacağım." | Open Subtitles | سأكون فى الكوخ طوال الليل وسأترك الباب مفتوحاً لك |
bütün akşam çalıştım. Midem açlıktan ağrımaya başladı. | Open Subtitles | لقد كنت أعمل بالأعلى طوال الليل معدتى تؤلمنى |
- bütün akşam beni izliyordun. - Mahkemeye karşı senden sorumluyum. | Open Subtitles | لقد كنت تراقبنى طوال المساء اننى مسئول عنك حتى يوم المحاكمة |
- Ne? - Üzgünüm. bütün akşam sana anlatmaya çalıştım. | Open Subtitles | -إننى آسفة ، لقد كنت أحاول أن أخبرك طوال الأمسية |
İyi iş, şampanya. bütün akşam için, eğlenin. | Open Subtitles | الأعمال رفيعة المستوي،الشمبانيا الشرب والضحك طوال اللّيل |
bütün akşam onları yakalamaya çalışacaklar. | Open Subtitles | سوف يستمرون طوال الليل محاولين امساك ارانبهم |
Sadece orkestra. bütün akşam denize atlayıp durdular. | Open Subtitles | فقط الأوركسترا، لكنهم يبالغون في الأداء طوال الليل |
bütün akşam Milli Vergi Bürosu'nun belgeleriyle boğuştum. | Open Subtitles | لقد كنت أتصارع مع حسابات الدخل طوال الليل |
Uyuma çalışmanız için bütün akşam uyanık kaldınız mı? | Open Subtitles | هل بقيت مستيقظا طوال الليل تهيئ نفسك للدراسة؟ |
bütün akşam boyunca çalıştım ve ilk bölümü bitirdim, ve bu sabah da ikinci bölümü hallediverip, yayımcıya faksladım. | Open Subtitles | إنتهيتُ بإشتِغال طوال الليل وأنا أنهيتُ الفصلَ الأولَ. وبعد ذلك هذا الصباحِ، |
Eğer bütün akşam parti olmasaydı siz şimdi hazırdınız değil mi? | Open Subtitles | كنتم ستكونون جاهزون لولا لعبكم طوال الليل |
Sen lisedeki gibi bütün akşam yalnız başına oturmak istersin. | Open Subtitles | تفضلين الجلوس في المنزل طوال الليل وحيدة , كما كنتِ في المدرسة الثانوية |
Yaban Arıları bütün akşam geriden takip etti ama şimdi kazanmaya çok yakınlar, 14'e 13, gerideler. | Open Subtitles | فريق الستره الصفراء كان متأخرا طوال الليل ولكن الآن النتيجه أصبحت 14 الى 13 |
bütün akşam kalıp, uyku laboratuarında takılın. | Open Subtitles | بوسعكم أن تحدّقوا بها بحبورٍ طوال الليل في مخبر النوم |
Gwen'in bulunması gerek. Gerekirse bütün akşam arayacağız. | Open Subtitles | يجب أن نجدها سنبحث طوال الليل اذا تطلب الأمر |
Ben de istiyorum ama bütün akşam boyunca hiçbir sorun yokmuş gibi yapamayız. | Open Subtitles | وهو الشئ الذي أوافقك عليه، لكن ليس علينا التظاهر طوال الليل ان كل شئ بخير |
Doğru, dikkatsizlik ettim ama bütün akşam meşguldüm. | Open Subtitles | نعم، كان سهوا مني وأنا أعترف بذلك ولكن كنت مشغولاً طوال المساء |
Gittiğinden beri bütün akşam boyunca içim içimi yiyip durdu. | Open Subtitles | ظلّ رأسي يدور طوال المساء بينما أنتِ بالخارج |
Bay ve Bayan Rucastle ziyarete gittiği için bütün akşam,.. | Open Subtitles | لان السيد والسيدة روكاسيل سيذهبون فى زيارة وسيكونون بالخارج طوال المساء, |
bütün akşam sıkıntıdan patladı diye galiba. | Open Subtitles | على الأرجح انها كانت تشعر بالملل طوال الأمسية |
bütün akşam Perry'le dalaşmasından bıkmıştım. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ فقط مستاء مِنْ الطريقِ كَانَ يَضْربُ بيري طوال اللّيل. |
Lord Mark bütün akşam yanıbaşındaydı. | Open Subtitles | لقد كان اللورد مارك يحتكرك طوال الليلة |