Bir bağın kopması, bir anda bütün bağları koparabiliyor. | Open Subtitles | ورابطة مقطوعة يمكنها تمزيق كل الروابط. |
ben gittiğim zaman, aradaki bütün bağları koparmak ve bir daha asla seninle konuşmamak! | Open Subtitles | عندما أغادر, فسوف أقطع كل الروابط فيما بيننا ولن أتحدث معكم من جديد! |
Abla, sen evleniyorsun bu bütün bağları koparmak zorunda olduğun anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | أختي الكبيرة، الزواج لا يعني بأنك يجب أن تقطعي كل العلاقات |
CIA ile bütün bağları kopartıp MI6 için çalışmaya başladım. | Open Subtitles | كسرت كل العلاقات مع الوكالة |