Harika. Hepimiz hazırız. İşte ihtiyacın olan bütün bilgi. | Open Subtitles | رائع، إتفقنا، هاكم كل المعلومات التي تلزمكم |
Tıp dünyasında olup bitenlerin büyük ölçüde değiştiği bir dönemdeyiz, artık bütün bilgi sadece onların elinin altnda değil, internet bu durumu değiştirdi. | Open Subtitles | نحن اﻵن في مرحلة حيث هناك تغيير رئيسي فيما يجري للطب، حيث أن الطب لم يعد يمتلك قفل على كل المعلومات اﻹنترنت غيّر ذلك. |
Sizden alabileceğim bütün bilgi bu kadar mı? | Open Subtitles | هل هذه هي كل المعلومات التي سأستخرجها منكم ؟ |
bütün bilgi bu çantada. | Open Subtitles | كل المعلومات بداخل هذه الحقيبة |
Her neyse, Joe Watkins adında bir muhbirle röportaj dahil olmak üzere Spheerical hakkında bulduğum bütün bilgi bu. | Open Subtitles | لذلك، على أي حال، هذا هي كل المعلومات "لقد وجدت ادلة على "سفيريكال بما في ذلك مقابلة مع أحد "المبلغين يدعى "جو واتكينز |
Bu yüzden umarım artık ihmal edilen uykunun sadece uzun vadeli sağlığa zarar vermeyeceğini aynı zamanda bir önceki geceden edinilen bütün bilgi ve uygulamaları aklında tutma ihtimalini azalttığını görüyorsunuzdur. Tüm bunlar da sadece "sabah ola hayrola" vecizesinin bilgeliğini gösteriyor. | TED | آمل أنكم ترون الآن أن إهمال النوم لا يضر صحتك على المدى الطويل وحسب، ولكن يقلل كذلك احتمال أن تحافظ على كل المعلومات والتمرينات من الليلة السابقة. وهو ما تؤكده الحكمة القائلة، "نم على الفكرة." |
Müşterilerimin isimleri, tedarikçilerim, ilgisi olan herkes bütün bilgi ve kanıtlar karşısında sizin teklifiniz oldukça basit kaldı, Bay Malik. | Open Subtitles | إن كنت تريد كل المعلومات والأدلة وأسماء جميع عملائى ومن يزودوني بالبضاعة ... وكل المتورطين في هذه التجارة فإن عرضك صغير جداً يا سيد (ماليك)ه |