"büyük bir kısmını" - Translation from Turkish to Arabic

    • جزء كبير
        
    • معظم
        
    • كبيرًا من
        
    • إلى دبٍ
        
    • بجزء كبير
        
    Elektrik üretim kapasitemizin büyük bir kısmını başka yönde kullanmaya ihtiyacımız olacak... Open Subtitles نحن بحاجة إلى تحويل جزء كبير من قدرتنا على توليد الطاقة الكهربائية
    Bu güç durumdan sağ çıkabilmek adına muhasebecisi ona elindeki paranın büyük bir kısmını, 250 bin Pound kadarını mücevherata yatırmasını söylemiş. Open Subtitles لتجنب إجمال الإقصاء .. نصحة محاسبوه بتحويل جزء كبير من أمواله حوالى 250.000 جنيهاً إلى مجوهرات
    Babam da yetişkinliğinin büyük bir kısmını Doğu Afrika'da geçirdi. TED و والدي أيضا عاش معظم حياته الراشدة في شرق إفريقيا.
    Kamu hizmeti veren şirket en sonunda yıktı, toprağı temizledi ve alanın büyük bir kısmını asfaltla kapladı ki temizlenen toprak alan tarumar edilmesin. TED وأخيراً مُزقت شركة المرافق، ونُظفت التربة وغُطي معظم الموقع بالأسفلت بحيث لا تتطاير التربة النظيفة بعيدًا.
    Eğer dikkatli olmazsan ailenin büyük bir kısmını kaybedebilirsin. Open Subtitles قد تفقدين جزءًا كبيرًا من عائلتك إن كنتِ غير يقظة
    Tabii ki, konuşmasının büyük bir kısmını... lanet bir ayıyla paylaşan bir adamın... söylediklerine fazla değer veremezsin! Open Subtitles بالطبع لا يمكنك أن تثق في رجل يمضي كل أوقاته متحدثاً إلى دب متحدثاً إلى دبٍ لعين!
    Karaciğerinin büyük bir kısmını feda etmem gerekecek ama yenilenmesine yetecek kadarını bırakacağım. Open Subtitles أتعلمين ؟ سوف أضحي بجزء كبير من الكبد لكننا سنترك ما يكفي للتوليد
    Yeğenimin sorumluluğun büyük bir kısmını üstlenmek isteyeceğine inanasım gelmiyor. Open Subtitles .. أنا أميل بأن ابن أخي يتحمل جزء كبير من المسؤولية
    Sinclair, sendikanın en büyük sigortacısı olarak, sen de sahtekârlıkla kazanılmış servetinin büyük bir kısmını kaybedebilirsin. Open Subtitles سنكلير , تأمين رئيسي للاتحاد يمكن ان تفقد جزء كبير من ثروتك القذرة او انا ابالغ ؟
    Bu final notumuzun çok büyük bir kısmını oluşturacak. Open Subtitles جزء كبير مِنْ هذا يدخل في درجتِنا النهائيةِ.
    Evet, izinsiz araştırmalarını yaptığı ve sonra büyük bir kısmını sakladığı yer. Open Subtitles نعم ، و هو المكان الذي أدار و أخفى فيه جزء كبير من بحوثه غير المصرح بها
    Sağlığına yeterince kavuştuğunda hafızanın büyük bir kısmını da kazanacaksın. Open Subtitles سوف يتعافى جزء كبير من ذاكرته بمرور الوقت.
    Mesela çocukluğumuzun büyük bir kısmını unutmamız olağandır, çünkü hayatımızın geri kalanındaki hareketlerimizi etkilemez TED حقيقة أننا ننسى معظم طفولتنا، على سبيل المثال، لا يشكّل عائقا، لأن ليس لها تأثير على حركاتنا في وقت لاحق في الحياة.
    ve eğer bu dilleri bilmiyorsanız, kullanamazsınız. Web'in tamamını en azından büyük bir kısmını çevirmek istiyorum, TED وذا لم تكن تعرف تلك اللغات ,لن تستطيع تصفحه. اذااً أُريد ترجمة جميع مواقع الانترنت او على الأقل معظم مواقع الانترنت
    Bir başka şey de, çoğu tekne, belli bir hıza eriştiğinde, dalgalanmaya başlar, suyun üstünde çarpıp vurmaya başlar, ilerleyen gücün büyük bir kısmını kaybeder. TED الأمر الآخر هو، معظم القوارب، حين تصل سرعة معينة، وتمشي على الأمواج، تبدأ في ضرب وصفع سطح الماء، والكثير من الطاقة تضيع وهو يتقدم للأمام.
    Bu yaratıklar gezegenimizdeki en ölümsüz yaşam biçimleri, ve ömürlerinin büyük bir kısmını geçici ölü olarak geçiriyorlar. TED فهذه الكائنات تمثل صورة من أكبر صورة البقاء على سطح كوكبنا ويميلوا لأن يقضوا معظم وقتهم في حالة تعليق للحركة.
    Babamın evine geri döndükten sonra hayatımızın büyük bir kısmını annemle geçirdim. Open Subtitles انتقلت إلى بيت والدي بعد ان عشت مع امي معظم حياتي
    Sizlere önceden kariyerimin büyük bir kısmını ciddi konuşma bozukları olan insanların kaynak özelliklerini çalışarak ve anlayarak geçirdiğimi söylemiştim. Ve bulduğum şey, onların filtreleri harap olmuş olsa dahi seslerinin kaynaklarını ayarlayabiliyor olduklarıydı: Ses perdesi, ses şiddeti, ses temposu. TED لقد أخبرتكم في وقت سابق أني قد أمضيت جزءًا كبيرًا من حياتي المهنية في فهم ودراسة الخصائص التي تميز مصدر الصوت للذين يعانون من اضطراب شديد في الكلام، وما وجدته أنه على الرغم من أن تلك المرشحات كانت معطوبة، فإنهم كانوا قادرين على ضبط مصدرها: درجة الصوت، وارتفاعه، وإيقاعه.
    Yani biyolojik olarak, suda gizlenmek ya da saldırılmaya karşı ikaz etmek için şeritler veya desenler, ikaz desenleri sergileyen pek çok tür vardır, ki yaşamının büyük bir kısmını köpek balığının faaliyetleri etrafında geçiren pilot balığı da buna dâhildir. TED لذا فمن ناحية بيولوجية، هناك الكثير من الأصناف التي تعرض ربطًا أو قوالبًا، أنظمة إنذار، لتختبيء في الماء أو لتحذر ضد هجوم قائم، ليس أقلها السمك الطيار الذي يقضي جزءً كبيرًا من حياته حول نهاية عمل القرش.
    Bu konuşmanın büyük bir kısmını oluşturan ABD'ye giren uyuşturuculara bakarsanız bu uyuşturucuların büyük bir çoğunluğu limanlardan ve diğer giriş noktalarından giriyor, sınırdan geçen insanların sırt çantalarından değil. TED وإذا نظرنا إلى المخدرات التي تدخل الولايات المتحدة والتي مثلت جزءًا كبيرًا من هذا الحديث؛ فإن الغالبية العظمى من هذه المخدرات تدخل من موانئنا ومن بعض المنافذ الأخرى وليس في حقائب ظهر يحملها أشخاص يعبرون الحدود.
    Tabii ki, konuşmasının büyük bir kısmını... lanet bir ayıyla paylaşan bir adamın... söylediklerine fazla değer veremezsin! Open Subtitles بالطبع لا يمكنك أن تثق في رجل يمضي كل أوقاته متحدثاً إلى دب متحدثاً إلى دبٍ لعين!
    Staj programına kaydolman gerekecek, lise tecrübelerinin büyük bir kısmını feda ediyor olacaksın. Open Subtitles سيكون عليكِ أن تشتركي فى برنامج التدريب المهني ستضحين بجزء كبير من فترة المدرسة الثانوية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more