Boyca büyük hayvanların yaptıkları kur, daha fiyakalı olur. | Open Subtitles | عندما تذهب الحيوانات الكبيرة للمغازلة, تستعرض |
büyük hayvanların hayatta kalması için gereken yiyecek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هنالك طعاماً كافياً لـيساند الحيوانات الكبيرة الحجم |
Ekip, parkta gördükleri tüm büyük hayvanların... yer ve sayılarını çıkarıyor. | Open Subtitles | لذا الفريق يخطّط و يعدّ كلّ الحيوانات الكبيرة الّتي يرونها في المتنزّه. |
Şu omurgasız canlıların hepsini toplayıp tartsanız... tüm büyük hayvanların toplamından çok daha ağır çeker. | Open Subtitles | إذا استطعت أن تجمعهم، كل هذه المخلوقات اللافقاريات الصغيرة ووزنتهم، سيزنون أكثر بكثير من كلّ الحيوانات الكبيرة مجتمّعة، |
büyük hayvanların yaşayabilmesi için yeterli yiyecek yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك طعام يكفي الحيوانات الكبيرة |
Diğer büyük hayvanların %95'i tamamen silindi. | Open Subtitles | تم القضاء على 95 % من الحيوانات الكبيرة الأخرى، |