Ben 5. Cadde'de yaşamıyorum. 200 dolar benim için büyük para. | Open Subtitles | انا لا أعيش في الجاده الخامسه 200دولار مبلغ كبير بالنسبه لي |
Bu onun için büyük para. Neden istedi acaba? | Open Subtitles | هذا مبلغ كبير عليها ثمة أمر مريب بالموضوع |
Hafta sonu ise bunun iki katını. büyük para, Bobby. | Open Subtitles | وتأخذ أضعاف هذا المبلغ خلال عطلة الأسبوع , هذه نقود كثيرة يابوبي |
Yani senin için büyük para. Benim için küçük para. | Open Subtitles | لذا ، مال وفير بالنسبة لك، وقليل بالنسبة لي |
Tampa Bay-Oakland maçında büyük para dönecek. Herkes Oakland'ı favori gösteriyor. | Open Subtitles | لدينا أموال كثيرة على (تمبل) و يظنون أنه سينتقل إلى التصفيات |
büyük para. Toplamam vakit alıyor, hepsi bu. | Open Subtitles | هذا مال وفير يستغرق جمعه الوقت |
büyük para artık... | Open Subtitles | كُلّ الأموال الطائلة الآن في... |
Serbest bir fikre ödedikleri en büyük para. | Open Subtitles | إنّه بنفس مقدار أغلى ما دفعوه في إعلان لصحفي مُستقِل |
Barnett'in zırhlı araç şirketinde çalışan ve kendisine büyük para aktarımlarıyla ilgili bilgi sızdıran bir adamı olduğunu biliyorduk. | Open Subtitles | كنا نعرف أن " بارنيت " لديه واحد فى شركة العربات المدرعة ينبههم للشحنات الكبيرة من الأموال |
Yakınlarda büyük para kazandığını duydum. | Open Subtitles | سمعت بأنك حصلت على مبلغ كبير من المال مؤخراً |
Prem, anlamıyorsun. 1 milyar büyük para. | Open Subtitles | إنك لاتفهم يا بريم بليون مبلغ كبير |
10 milyon dolar epey büyük para. | Open Subtitles | 10 ملايين مبلغ كبير من النقود. |
büyük para kazanma fırsatı kaçırmazsın diye. | Open Subtitles | كما تعلمين، إنّكِ لن تخسرين نقود كثيرة. |
Hadi, büyük para! Nazar değmesin! | Open Subtitles | هيا نقود كثيرة. |
büyük para, büyük para. | Open Subtitles | نقود كثيرة لا نقود |
Aman tanrım! Bu çok büyük para! | Open Subtitles | اللعنة, هذا مال وفير |
Çok büyük para Carrie. Aquaman'in evini tasarlayacaksın. | Open Subtitles | مال وفير يا (كيري) ستزيّنين منزل "رجل الماء" |
Tampa Bay-Oakland maçında büyük para dönecek. Herkes Oakland'ı favori gösteriyor. | Open Subtitles | لدينا أموال كثيرة على (تمبل) و يظنون أنه سينتقل إلى التصفيات |
Bu kadar kısa sürede toplamak için büyük para. | Open Subtitles | هذا مال كثير بإبلاغ سريع |
büyük para artık... | Open Subtitles | كُلّ الأموال الطائلة... |
Serbest bir fikire ödedikleri en büyük para. | Open Subtitles | إنّه بنفس مقدار أغلى ما دفعوه في إعلان لصحفي مُستقِل |
Barnett'in zırhlı araç şirketinde çalışan ve kendisine büyük para aktarımlarıyla ilgili bilgi sızdıran bir adamı olduğunu biliyorduk. | Open Subtitles | كنا نعرف أن " بارنيت " لديه واحد فى شركة العربات المدرعة ينبههم للشحنات الكبيرة من الأموال |