"büyükelçinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • السفير
        
    • للسفير
        
    Söylerdim ama Büyükelçinin ingilizcesi çok kötü ve senin fransızcan kusursuz. Open Subtitles من الممكن , لكن انجليزية السفير سيئة و فرنسيتك بلا عيوب
    Leydi Sunningdale gelince Büyükelçinin acilen sizinle bir saatlik bir görüşme yapmak zorunda olduğunu söylerim. Open Subtitles بعد وصول السيدة صننجديل سأتى و أعلن إن السفير يطلب حضوركم على وجه السرعة و إن أعمالك ستستمر على الأقل ساعة
    Evet, Büyükelçinin arabası ve otel faturasının yüzünden. Open Subtitles نعم من اجل سيارة السفير واعدم دفع فاتورة الفندق انت خنتنى تشارلز
    Buraya Büyükelçinin görüşünü almak üzere geldim. Open Subtitles لقد استأذنت بالانصراف للتحدث مع سيادة السفير
    Büyükelçinin öldürülmesiyle tansiyon yükseldi. Open Subtitles ازدادت التوترات مع الاعلان عن اغتيال السفير
    Bunu ifade etmek zor geliyor Lynne, ama Büyükelçinin helikopter kazası Roger Stanton'ın çoğu sorununu halletti. Open Subtitles انه امر مزعج بالنسبة لي يا لين ولكن حادثة هليكوبتر السفير حلت الكثير حول قضايا روجر
    Ama Büyükelçinin helikopter kazası, askeri personelin LA'tan tahliyesi, Open Subtitles ولكن تحطم مروحية السفير واخلاء افراد الجيش خارج المدينة
    Yemeğe Büyükelçinin kızı da geliyor yani? Open Subtitles إذن ابنة السفير ستكون حاضرة في هذا العشاء؟
    Şunu dinleyin, Reeves'ler kaybolduğundan beri, o cep telefonundan Büyükelçinin özel numarasına üç telefon edilmiş. Open Subtitles و وجدت هذاعند اختفاء بنات ريفييس, ثلاث مكالمات تمت من الهاتف لرقم السفير الخاص.
    Yani eğer değiş tokuşu Ellison ele aldıysa bu Büyükelçinin bize neden yalan söylediğini açıklar. Open Subtitles اذا,لو اليسون هو حامل التامين, هذا يوضح لماذا كذب السفير علينا.
    Büyükelçinin kızlarını kaçıran adam Filipinli bir terörist grubun üyesi. Open Subtitles الرجل الذى خطف بنات السفير هو جزء منمجموعةإرهابيةفلبينية.
    Bağlantılarını kullanarak uyuşturucudan başını belaya sokan Büyükelçinin oğlunun serbest bırakılmasını sağladı. Open Subtitles عبر معارفه أخرج ابن السفير من تهمة مخدرات أدخل نفسه بها
    Büyükelçinin aptal oğlunun ödül oyuncağımla geri dönmesini istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أنْ يرحل إبن السفير الغبي إلى منزله ومعه دميتى
    Büyükelçinin çalışma alanında olduğu gibi bu evde teknik olarak İngiliz toprağıdır. Open Subtitles وبما أنّه مكان عمل السفير هذا المنزل تقنيـًا أرض بريطانية
    Büyükelçinin kızını kaçırmak ve içeriye bomba sokmasını sağlamak için. Open Subtitles لكيّ تختطف إبنة السفير وإجباره على وضع قنبلة
    Büyükelçinin kapıda beklemesini istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن ينتظر السفير خارجاً في مكان مكشوف.
    Ajanların isimlerini öğrendikten sonra Büyükelçinin e-postalarını ulaşmak bu kadar zor olmaması gerek. Open Subtitles و الحصول على أسماء العملاء فإذاً بإمكانه قراءة رسائل السفير أيضاً
    tüm erkeklere vazektomi ameliyatı yapmaya karar verdik ama özellikle de kuyruğun en önündeki Amerikalı adama, Büyükelçinin konağının hemen yakınında. TED قررنا ان نقوم بقطع القناة الدافقة لكل الرجال ولكن ركزنا على الامريكين الذين يقفون في الصف بالقرب من منزل السفير الامريكي اثناء جولته
    Geri çekil yolu açın Büyükelçinin gecmesine izin verin Open Subtitles للخلف أفسح طريق دع السفير يعبر
    Büyükelçinin karısı, fidye için kaçırılır. Open Subtitles تم اختطاف زوجة السفير طلباً للفدية
    İspanyol Büyükelçinin kullandığı sözcük tam olarak bu değildi. Open Subtitles حسناً, هذه بالتأكيد ليست كلمه تستخدم للسفير الاسباني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more