Onların birlikte büyümelerini oynayabilecekleri bir gelecekleri olmasını yüzebilmelerini, çiçek toplamalarını ve huzur içinde pirinç ekmelerini görmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان اراهم يكبرون سوية ليكون لديهم مستقبلاً ويستطيعون اللهو والسباحة ، وقطف الأزهار |
Onları ben taşıdım, ben dünyaya getirdim büyümelerini ben izledim ve onları sevdim! | Open Subtitles | أنا من ألدتهم وأخرجتهم لهذا العالم. شاهدتهم يكبرون. وأحببتهم كما أحببتك. |
Torunlarımızın suça bulaşmadan büyümelerini görebileceğiz. | Open Subtitles | هكذا سنرى أحفادنا يكبرون بإيمان جيد ثلاثة أجيال ؟ |
Bu yüzden, yeteneklerini toplumdaki bir ihtiyaca oranla nasıl geliştireceklerini ve aynı zamanda kendi büyümelerini nasıl yönlendireceklerini düşünmeleri oldukça heyecan verici bir yol. | TED | لذلك هي من الطرق الممتعة فعلًا عندما كانوا يفكرون بكيفية جذب قدراتهم لملاقاة حاجات مجتمعهم ويوجهون نموهم بذات الوقت |
Her gün büyümelerini engellemek için canını dişine katarmış. | Open Subtitles | وكل يوم، كان يكدح ليمنع نموها. |
Gözlerinizin önünde büyümelerini izleyeceksiniz. | Open Subtitles | يمكنكم أن تراقبوهم ينمون أمام عيونكم |
Kızların kendilerini tam olarak ifade edemediklerini düşünerek büyümelerini istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا، لا اريد لأولادنا ان يكبروا وهم يعشون تحت الضغط |
Tabii, kıçlarında gümüş bir kaşık ile büyümelerini istemiyorsanız.. | Open Subtitles | مالم تودّهم أن يكونوا حمقى عندما يكبرون. |
Evliydin, ne 10 yıldır falan mı kızlarının doğuşuna tanık oldun, büyümelerini izledin. | Open Subtitles | لقد كُنتَ متزوجاً لـ10 سنوات شهدتَ ولادة بناتك، راقبتهم وهم يكبرون |
Ama yine de onları okulda görebiliyorsun ve büyümelerini izlemek muhteşem. | Open Subtitles | صحيح ؟ لا، ولكنك ما زلت ستراهم في المدرسة يا إلهي إنه لأمر رائع جداً أن تراهم يكبرون |
Kızlarının, kadınları iktidarda görmenin normal olduğunu düşünerek büyümelerini istedin. | Open Subtitles | هل تريد فتياتكم يكبرون التفكير انه امر طبيعي لرؤية النساء في السلطة. |
"Bebeklerin ağladıklarını görüyorum ve büyümelerini izliyorum" | Open Subtitles | ~ أسمع فيه الأطفال يبكون ~ ~ و أرقبهم بينما هم يكبرون ~ |
"Bebeklerin ağladıklarını görüyorum ve büyümelerini izliyorum" | Open Subtitles | ~ أسمع فيه الأطفال يبكون ~ ~ و أرقبهم بينما هم يكبرون ~ |
Yetiştirmek, sevmek ve büyümelerini izlemek için. | Open Subtitles | لنربيهم ونحبهم ونشاهدهم يكبرون |
Devasa yaprakları bol miktarda güneş ışığı alarak, büyümelerini hızlandırır. | Open Subtitles | العدد الهائل من الاوراق يلتقط كميات ضخمة من نورِ الشمس،لتعجل نموهم ، لذا |
Çok yakın duramazlar; yoksa bu büyümelerini önler. | Open Subtitles | ...لا يمكن أن يكونوا متقاربين جداً لأن ذلك سيعيق نموهم |
Bu kurbağa yavruları bir gün, ergin güneş sistemlerine dönüşebilirler ama sürekli şiddetli rüzgârlar büyümelerini engelleyebilir. | Open Subtitles | هذه الشراغيف قد تكون قد تحولت الى نظام شمسي كامل النمو في يوم من الأيام ولكن الضربات المستمرة من الرياح قد تكون قد أعاقت نموهم |
Her gün büyümelerini engellemek için canını dişine katarmış. | Open Subtitles | وكل يوم، كان يكدح ليمنع نموها. |
Tekrar büyümelerini beklemek zorundayız. | Open Subtitles | يجب أن ننتظر نموها من جديد |
büyümelerini sağlayan bu. | Open Subtitles | وهذا مايجعلهم ينمون |
Sanırım kendi teorilerini seçene kadar büyümelerini bekleyeceğiz. | Open Subtitles | أعتقد بأننا سننتظرهم حتى يكبروا لحد كاف ليختارون نظريتهم الخاصة بنفسهم |
Lois, çocukların büyük şehirden uzakta düzgün bir yerde büyümelerini istediğini söyledin. | Open Subtitles | لويس , أنت ِ التي كنت ِ تقولين بنفسك ِ كم أنت ِ تريدين أطفالنا أن يكبروا في مكان صحي |