Geri döndüğümde hayatımızın hâlâ orada, aynen bıraktığım gibi durduğunu görmek beni şaşırtmıştı. | Open Subtitles | عند عودتى كنت مندهشا أن أجد حياتنا مازالت هناك تماما كما تركتها... |
İşte burada. Tam bıraktığım gibi. | Open Subtitles | إنها هنا, بالضبط كما تركتها. |
Tıpkı bıraktığım gibi. | Open Subtitles | بالضبط كما تركتها |
Hayır, hayır, odaya geliyorum ve hiçbir şey bıraktığım gibi değil. | Open Subtitles | لا، لا، أنا فقط جِئتُ للغرفة وكل شيء ليس كما تركته |
Her şey bıraktığım gibi kalmış. | Open Subtitles | حسناً ، أرى كل شئ جميلاً كما تركته |
Dalga geçme. İlk geldiğimde bıraktığım gibi. | Open Subtitles | إنها كما تركتها |
Mutfak aynı bıraktığım gibi. | Open Subtitles | المطبخ يبدو كما تركته عندما رحلت |
Her şey tam da bıraktığım gibi. | Open Subtitles | كل شيء كما تركته بالضبط |
Her şey tam da bıraktığım gibi. | Open Subtitles | كل شيء كما تركته بالضبط |
Aynen bıraktığım gibi. | Open Subtitles | شكل الحمام كما تركته تماما |
Tıpkı bıraktığım gibi. | Open Subtitles | يبدو كما تركته |