"bağışıklığım" - Translation from Turkish to Arabic

    • مناعة
        
    • مأمن
        
    • مناعتي
        
    • حصين
        
    • محصنة
        
    • محصناً
        
    Ben de üç defa geçirmiştim. Hiç bağışıklığım yokmuş. Open Subtitles أصبت بجدري الماء 3 مرات ليس لدي مناعة ضده
    Boğulmaya karşı bağışıklığım varsa, her yerde geçerli mi? Open Subtitles إذن لو كانت لدي مناعة ضد الغرق أقصد هل ينطبق ذلك في كل مكان ، مثل المحيطات
    Zehrine karşı bağışıklığım var. Krema olsun diye kahveme katarım. Open Subtitles لحسن حظي أن لدي مناعة ضد سمّه أضع البعض منه في قهوتي لإكسابها نكهة
    Eğer bu virüsü kanıma enjekte ettikten sonra bile hala bağışıklığım olursa o zaman kanımı panzehir olarak kullanabilirim. Open Subtitles - إذا ظللت في مأمن من هذا الفيروس، حتى بعد أن وضعته في دمي.. يمكن أن يستخدم دمي في صنع مضاد لهذا الفيروس
    Sorunlara karşı senden daha az bağışıklığım yok. Open Subtitles أنا لست في مأمن من الاضطرابات مما كنت
    NZT'nin yan etkilerine neden bağışıklığım olduğunu anlamak için üzerimde çalışmak istediler. Open Subtitles أرادوا أن يفحصوني، كي يكتشفوا سبب "مناعتي للآثار الجانبية للـ"إن زي تي
    Mosley'nin sorununa karşı bağışıklığım olduğu için seviniyorum. Open Subtitles نوعا ما سعيدة لانني محصنة من اضطراب موسلي
    Beni kıskandıramazsın. bağışıklığım var. Open Subtitles لا يمكنك جعلي أغار أنا ذو مناعة
    Depoda ölmedim çünkü gaza karşı bağışıklığım vardı. Open Subtitles لقد نجوت في المستودع لان لدي مناعة
    Benim içeri geçmem lazım, bağışıklığım var, bağışıklığım var! Open Subtitles أنت، يجب أن أعبر فأنا ذو مناعة
    Sizin adını bile duymadığınız şeylere bağışıklığım var benim. Open Subtitles لدى مناعة من أشياء لم تسمعوا عنها حتى
    Belki bağışıklığım vardır. Open Subtitles ربما لدي مناعة طبيعية
    Artık bağışıklığım da yok. Open Subtitles أنا لست في مأمن بعد الآن على سواء
    Senin sorunlarına karşı bağışıklığım yok, unuttun mu? Open Subtitles أنا لست في مأمن للأضطرابك، تذكر؟
    Çünkü benim sorunlara karşı bağışıklığım var. Open Subtitles لأنني في مأمن من الاضطرابات
    NZT'nin yan etkilerine neden bağışıklığım olduğunu anlamak için üzerimde çalışmak istediler. Open Subtitles أرادوا أن يفحصوني، كي يكتشفوا سبب "مناعتي للآثار الجانبية للـ"إن زي تي
    Tabii ki ben neden bağışıklığım olduğunu biliyorum. Open Subtitles بالطبع، أنا أعرف سبب مناعتي
    Tabii ki ben neden bağışıklığım olduğunu biliyorum. Open Subtitles بالطبع، أنا أعرف سبب مناعتي
    bağışıklığım var. Open Subtitles انها لا تفلح معي أنا محصنة
    Öncelikle şunu söyleyeyim NZT'nin yan etkilerine karşı bağışıklığım yok. Open Subtitles أولاً لستُ محصناً ضد الآثار الجانبية لل(ن.ز.ت)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more