| Ama sorun ediyorum. Evimizi devasa bir bağış gecesi için millete açması hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | فأنا لا أوافقه بالتطوع في إقامة حفل جمع التبرعات في شقتنا |
| Tamam, gündemimize dönelim, geleneksel bağış gecesi. Açık arttırma. Başka fikri olan? | Open Subtitles | حسناً، سنعود للعمل، حفل جمع التبرعات أشياء للمزاد، أفكار أخرى؟ |
| Üçüncü Cadde Geçidi Müzik Topluluğu'ndakiler için bağış gecesi yapıyorsunuz. | Open Subtitles | انها حملة لجمع التبرعات للأصدقاء في الشارع الثالث لجمعية الموسيقيون |
| bağış gecesi için sizden haber alamadığını söylemek için aradığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم لم إتصل بك، لم يسمع ردك بعد فيما يخص حملته لجمع التبرعات |
| bağış gecesi için gitmem gerek. | Open Subtitles | أنا مغادرة من أجل حفل خيري لجمع الأموال |
| Bu hafta sonu South Main'deki paten alanında hastane için bağış gecesi düzenliyorum. | Open Subtitles | لم قتلت ذلك الجزء من نفسك؟ تعرف,أنا أستضيف حفل جمع تبرعات للمشفى هذا الأسبوع |
| bağış gecesi hakkında fikrini değiştirirsen diye ya da başka birşey için. | Open Subtitles | إن غيرت رأيك بشأن الحفل الخيري أو أي شئ |
| Hazır aklıma gelmişken, gelecek Perşembe büyük bir bağış gecesi var. | Open Subtitles | هذا ما يذكرني الخميس القادم هناك حفل جمع التبرعات لذا أخلي جدول أعملك |
| Aslında ben Vanessa'yla bağış gecesi hakkında konuşmak için geldim. | Open Subtitles | في الواقع ، أنا (هُنا فقط لأتحدث إلى (فانيسا بشأن حفل جمع التبرعات ، هل هذا |
| Barcelona'da kök hücre araştırması için 2006'da düzenlediğiniz bağış gecesi o zaman. | Open Subtitles | سيكون هذا في عام 2006 في حفل جمع .التبرعات لأبحاث الخلايا الجذعيّة في (برشلونة) |
| Çünkü hastalar var, iyileşenler var, kanser hastaları için bağış gecesi. | Open Subtitles | لأنه يوجد مرضى و ناجون إنها حملة لجمع التبرعات للسرطان . |
| Siyahi kiliseleri yönetimi cuma günü bağış gecesi düzenliyor. | Open Subtitles | الكنيسة الأفريقية تقيم حفلة لجمع التبرعات يوم الجمعة. |
| Bunun bağış gecesi olmadığına emin misin? | Open Subtitles | هل أنت واثق أن هذا ليس حفل لجمع التبرعات ؟ |
| Ama bizler devlet okulları için bir dizi bağış gecesi düzenliyoruz ve bir sonraki gecemiz de Zachary Lisesi için olacak. | Open Subtitles | ولكننا نستضيف سلسلة أحداث لجمع الأموال للمدارس العامّة، و(زكريا) هي الحدث المُقبل. |
| Evet, evet, onu ortamların içinde olmadığım zamanlarda yazmıştım o zamanlar böyle bir etkinliğe özel davet almam mümkün değildi Constance/St. Jude mezunları bağış gecesi. | Open Subtitles | نعم نعم ، إنها قديمة حين كنت في الخارج ولا أحصل على دعوة شخصية إلى مدرسة (كونستانس) لحضور محفل (جود) لجمع الأموال لخريجي الكلية |
| O Constance/St. Jude'un bağış gecesi. | Open Subtitles | اوه هذه حفلة (جود) لجمع الأموال |
| Haftalardır yönetim kurulunu bir bağış gecesi düzenlemesi için sıkıştırıyordum ama hiçbir sonuç alamadım. | Open Subtitles | كنت أدفع إدارتنا للقيام بحفل جمع تبرعات منذ أسابيع، ولم أستطع تحريك أي شيء. |
| bağış gecesi için hazırlanmam gerek. | Open Subtitles | أما أنا فعليّ أن أحضر نفسي للذهاب إلى حفل جمع تبرعات |
| Senin için bir Washington'a hoş geldin bağış gecesi düzenleyelim mi? | Open Subtitles | أيمكنني إستضافة حملة جمع تبرعات لك كترحيب لك في "واشنطن" |
| bağış gecesi beraber ayrıldınız. | Open Subtitles | لقد تركتما الحفل الخيري معاً |