| Şimdi geri kalan hayatımı ruhani ceza içerisinde Bağışlanmak için dua ederek geçirmeliyim. | Open Subtitles | و الآن يجب أن أكمل حياتي في التكفير و أدعو من أجل المغفرة |
| Kimilerine göre, Bağışlanmak için dünyanın merkezi Kudüs'müş. | Open Subtitles | أنا أقول أن القدس هى وجهة العالم بأسره لطلب المغفرة |
| Kimilerine göre, Bağışlanmak için dünyanın merkezi Kudüs'müş. | Open Subtitles | أنا أقول أن القدس هى وجهة العالم بأسره لطلب المغفرة |
| Hepimiz acıyı hissetmek ve Bağışlanmak ve nihayetinde özgür olmak istiyorsak, suçlu hissetmeliyiz. | Open Subtitles | يجب ان نتمني جميعا ان نشعر بالذنب . كي نشعر بالالم . وان نطلب الغفران حتي نكون في النهاية احرار |
| Dünya'nın en kötü çocuğuyum, ve hak ettiğim son şey ise Bağışlanmak. | Open Subtitles | أنا أسوأ صبى فى العالم و اًخر من يستحق الغفران |
| Kendinden nefret ediyordu, katıksızca, Bağışlanmak için bile zaman yoktu. | Open Subtitles | لقد كرة نفسة جدا كره حياته الى اقصى درجة ولايوجد اى مجال للغفران |
| Bağışlanmak istedi ve ben de bağışladım ama işin aslı yapmış olduğu her şeyi ve uzun zaman önce yapabileceği her şeyi o gün bağışlamıştım. | Open Subtitles | طلبت مني المغفره وقد منحتها اياها ولكن الحقيقه هي أني قد سامحتها على كل شيء وعلى كل شيء فعلته قبل ذلك اليوم |
| Bağışlanmak istiyorum ama bağışlanamazsın, bunun için olmaz. | Open Subtitles | أحتاج لأن يُغفر ليّ، ولكن لا يُمكن أن يُغفر لكَ، ليس على هذا. |
| Sen günah işledin. Bağışlanmak istiyorsan Rabbine yalvarmalısın. | Open Subtitles | لقد أذنبتَ، عليك أن تتضرع إلى مغفرة الله |
| Eğer Bağışlanmak isteseydim, af dilerdim ama yaptıklarım için, | Open Subtitles | لو أردت المغفرة لكان علي أن أطلبها ولكن من أجل كل مافعلته |
| Şimdi hep beraber Bağışlanmak için ciğerlerimize çekelim havayı. | Open Subtitles | حسناً، لقد تجمعنا دعونا نتفس من أجلِ المغفرة |
| Bağışlanmak bu düzenin sadece bir parçasıdır bu sınavlar ve kederler bize cennetin yolunu gösterir. | Open Subtitles | المغفرة ليست سوى جزء من الآية الأمل فى الجنه ونعمه أرشاده لنا خلال المحن والتجارب |
| Biraz olsun Bağışlanmak istiyorsanız, Tanrı için biraz kan dökün! | Open Subtitles | إذا كنت تريدون بعض المغفرة انزفوا بعض الدم من اجل اللورد |
| - Bu tanrının suçu. - Bağışlanmak için dua etmeliyiz. | Open Subtitles | ليس خطأي فلتطب المغفرة ، يجب أن نصلي |
| Penny'ye yaptırdığım şey yüzünden her gün Bağışlanmak için yalvarıyorum. | Open Subtitles | كل يوم أطلب المغفرة لما جعلتها تفعل |
| Penny'ye yaptırdığım şey yüzünden her gün Bağışlanmak için yalvarıyorum. | Open Subtitles | كل يوم أطلب المغفرة لما جعلتها تفعل |
| Bağışlanmak istiyorsan bana biraz acı çektiğini göster. | Open Subtitles | اظهرى لى بعض الألم اذا كنتِ تريدين الغفران. |
| Efendim adam bizden biri olabilir ama nedeni öç almak için değil Bağışlanmak için kullanılmalı. | Open Subtitles | سيدي ، ربما كان واحدًا منّا و لكن دوافعه يمكن أن تكون الغفران و ليس الإنتقام |
| Diz çök ve Bağışlanmak için dua et. | Open Subtitles | الآن اركعى على ركبتيك و اطلبى الغفران |
| - Beni ya ispiyonladın ve Bağışlanmak istiyorsun, ya da ispiyonlamadın, alkış istiyorsun. | Open Subtitles | و تريد الغفران أو لم تفعل و تريد التحية |
| Bağışlanmak istemiyorlar ve buna ihtiyaçları yok. | Open Subtitles | إنهما لا يريدوا أو يحتاجوا للغفران |
| - Bağışlanmak. - Bağışlanmak mı? | Open Subtitles | المغفره - المغفره - |
| Tövbekar olmak ve Bağışlanmak. | Open Subtitles | التوبة ؟ وأن يُغفر لنا ؟ |
| Yeni krala Bağışlanmak için yalvarmaya geldiysen işe yaramayacak. Tutuklayın. | Open Subtitles | إن جئت إلى هنا طلب مغفرة الملك الجديد، فهذا لا يجدي نفعاً، أعتقلوه! |