| Burası dünya ve Kütüphane arasındaki tek bağlantı noktası olan çalışma odası. | Open Subtitles | وهو نقطة الاتصال الفعلية الوحيدة بين العالم الخارجيّ والمكتبة، لذا يظلُّ مستقرًا. |
| Sizin olayınızdaki bağlantı noktası vücut ve tahtadan ibaret. | Open Subtitles | نقطة الاتصال في حالتك ِهي الجسد واللوح |
| Sizin olayınızdaki bağlantı noktası vücut ve tahtadan ibaret. | Open Subtitles | نقطة الاتصال في حالتك ِهي الجسد واللوح |
| Plânın ne? Tüm bu ölümlerden güç almayı düşünüyorsa bağlantı noktası denen bir yerde olacak. | Open Subtitles | إن كان يخطط لتسخير كلّ تلك الميتات، فسيتواجد في مكان يُدعى حرم موصِل. |
| Orada da bir bağlantı noktası mevcut. | Open Subtitles | ثمّة حرم موصِل هناك أيضًا. |