"baş döndürücü" - Translation from Turkish to Arabic

    • مذهلة
        
    • غريب بالمرة
        
    • الساقية الدوارة
        
    • باهرة
        
    Teknoloji, ankastre elektroniklerin dokularını basmak gibi baş döndürücü olasılıklar dizisini önümüze seriyor. TED وتفتح التقنيات مجموعة مذهلة من الاحتمالات، مثل طـباعــة الأنسجـة مع دمجهـا بدعامات تقنية.
    ...- bunu söylemekten nefret ediyorum, bunu söylemek büyük acı veriyor- evrimde baş döndürücü bir sıçramanın yapıldığı açık bazı durumlar vardır. Open Subtitles لكني في الحقيقة أكره قول ذلك فقول ذلك صعب علي هناك بعض الحالات من الواضح أنه حدثت فيها قفزات مذهلة في التطور
    Eserle etkileşimde bulunmayı seçip karıştırma düğmesine basarsanız, bu kişi baş döndürücü bir karmaşanın içine gönderiliyor. TED لذا إذا اخترت التفاعل مع القطعة، وقمت بالضغط على زر الخلاط، فسوف ترسل فعلا هذه الشخصية إلى حالة فوضى مذهلة.
    Sevgili İsabel, evde yine kültürlü bir kadın görmek çok garip... ve çok baş döndürücü. Open Subtitles عزيزتى ايزابيل , شىء غريب أن نحصل . على أمراءة مهذبة فى هذا المنزل مرة أخرى . غريب بالمرة
    baş döndürücü BEKLEME SÜRESİ 1 SAAT 20 DAKİKA Open Subtitles الساقية الدوارة زمن الإنتظار ساعة و20 دقيقة
    baş döndürücü bir e ğlence dolu dizgin gidiyor. Open Subtitles إنّنا نستمتع بأجواء باهرة هناك
    Öncülük eden bir şehir için olması gerektiği gibi baş döndürücü hiç olmamış alanların riskleri. TED مخاطر المساحات التي لم تكن أبدا مذهلة بهذا الشكل كما ينبغي ، بالنسبة لمدينة رائدة.
    Dört talip eli için yarışırken, Prenses baş döndürücü bir dizi denge gerçekleştirir, hepsi de parmak ucundadır. TED بينما يتنافس أربعة خاطبين على طلب يدها، تؤدي الأميرة مجموعة مذهلة من التوازنات، كلها على أصابع قدم واحدة.
    ...boşluğa baş döndürücü bir sıçrama olan harika bir an vardır ve yeni bir yaşam biçimi haline sıçrar. Open Subtitles قفز فيها التطور قفزة مذهلة في الفراغ لينتقل إلى نوع جديد من الحياة
    Biliyor musunuz bunun ,baş döndürücü, çok güçlü bir düşünce olduğunu düşünüyorum, yani var oluşumun, beynimin var oluşunun, bizim var oluşumuzun, bizim türümüzün, Homo sapien'lerin, dünyanın yörüngesinin değişiminin bir sonucu olması, Open Subtitles كما تعلمون، أجد أنها مذهلة تماما، فكرة قوية جدا، أن وجودي، وجود ذهني، وجودنا، جنسنا البشري، الإنسان العاقل،
    Ama seni daha önce burada gördüm ve baş döndürücü... Open Subtitles وانك تبدين مذهلة
    Burası hem baş döndürücü güzellikte hem de iğrenç. Open Subtitles إنها حقاً مذهلة وبغيضة.
    Bu akşam baş döndürücü görünüyorsun. Open Subtitles أودري) تبدين مذهلة بشكل لا يقبل الجدل هذا المساء)
    - Kesinlikle baş döndürücü, muhteşem. Open Subtitles مذهلة تماما. رائع.
    baş döndürücü bir düşünce. Open Subtitles إنها فكرة مذهلة.
    Sevgili İsabel, evde yine kültürlü bir kadın görmek çok garip... ve çok baş döndürücü. Open Subtitles عزيزتى ايزابيل , شىء غريب أن نحصل . على أمراءة مهذبة فى هذا المنزل مرة أخرى . غريب بالمرة
    Ayrıca baş döndürücü yüzünden başının derde girmesini istemedim. Open Subtitles وأنا لم أقصد أن أوقعك بمشكلة بسبب الساقية الدوارة
    baş döndürücü, biz geliyoruz. Open Subtitles الساقية الدوارة ، نحن قادمون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more