başkalarından tavsiye istediğimizde, bizi severler, çünkü gururları okşanır ve tevazu göstermiş oluruz. | TED | عندما نطلب من الآخرين النصيحة، سيحبوننا لأننا نتملق لهم، ونحن نتعامل معهم بتواضع. |
Hatta başkalarından daha çok hak ettiğini düşünenler bile vardı. | Open Subtitles | لقد كان هُناك من يعتَقِد أنهُ أكثر جدارة من الآخرين. |
Öyle görünüyor ki başkalarından öğrenmede kopya ya da taklit ya da sadece seyretme işlerine yaramıyor. | TED | يبدو أنهم يفتقدون القدرة على التعلم من الآخرين بالمحاكاة أو التقليد أو فقط بالمشاهدة. |
Biz de kendi başımızın çaresine bakarak, sorunlarımızı kendimiz çözmeye başladık, başkalarından medet ummadık. | TED | وهكذا انتهى الأمر الوكالة في أيدينا، وحل جميع مشاكلنا لا تنتظر أي شخص آخر |
Bay Dinsmore, onu başkalarından önce bulmam şart. | Open Subtitles | سيد دينسمور إنه شئ مهم ان اجدها قبل ان يجدها أي شخص آخر |
başkalarından hoşlandığımı kastetmeye çalışmadım. | Open Subtitles | بأننى منجذبة لأشخاص آخرين أنا فقط أقصد |
Kendimizi başkalarından daha iyi görüyoruz, öyle ki durum matematik kurallarını bile çiğneyecek düzeyde. | TED | نحن نحكم علي أنفسنا أننا أفضل من الآخرين إلى درجة تنتهك قوانين الرياضيات. |
başkalarından fikirlerini kendiliğinden değiştirmelerini bekleyemeyiz. | TED | لا يمكننا أن نتوقع من الآخرين أن يغيّروا مواقفهم بشكل تلقائي. |
Çocuklarına, Amerika'ya giden akrabalarından ve başkalarından hakkında duydukları fırsatları sunmak istiyorlardı. | TED | أرادوا منح أولادهم الفرص التي كانوا يسمعون بها من الآخرين. من أقربائهم، مثلاً، الذين استقروا في الولايات المتحدة. |
Meritokrasinin kötü düşüncesine göre, başkalarından biraz daha fazla şey başaran insanlar aslında onlardan biraz daha fazlasını hak ediyorlardır. | TED | والشر في مبدأ الجدارة هو أن الأشخاص الذين حققوا أكثر بقليل من الآخرين لهم قيمة أعلى بقليل من غيرهم. |
Asla başkasından daha iyi olmaya çalışma, her zaman başkalarından öğren. | TED | لا تحاول ابدًا أن تكون أفضل من شخص آخر ، ودائما تعلم من الآخرين. |
Burada yaşayan insanlar bile başkalarından duymuşlar. | Open Subtitles | حتى هؤلاء الناس هنا، وفقط يسمع عنهم من الآخرين. |
Bak, başkalarından af dilemek iyidir fakat bu diğerlerinin söz söylemesinden başka bir şey değil. | Open Subtitles | المسامحة من الآخرين جيدة لكنها ليست سِوى كلمات |
başkalarından çantalarını açmalarını istediğini görmedim. | Open Subtitles | لماذا ؟ لا أراكم تسألون أي شخص آخر بفتح حقيبته ؟ |
Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum ama başkalarından duymadan önce... | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما كل هذا لكن قبل أن تسمعين من أي شخص آخر |
Ama bazen işler benim adıma gerçekten iyi gittiğinde başkalarından önce, ben her şeyi batırıyorum. | Open Subtitles | انه فقط، أحيانا عندما تسير الامور جيدا بالنسبة لي فإني أفسدها قبل أي شخص آخر |
Ama olay işe gelince, başkalarından daha özel değilsin. | Open Subtitles | ولكن عندما يتعلق الأمر بالعمل سوف لن تكون شخصًا متميزًا عن أي شخص آخر |
Babam kendini hep başkalarından daha iyi görüyordu. | Open Subtitles | لطالما اعتقد أبي أنه أفضل من أي شخص آخر. لطالما قال ذلك بنفسه. |
Bazen gerçekten başkalarından daha akıllı ve iyi olduğumu düşünüyorum | Open Subtitles | أحياناً أنا حقاً فقط أعتقد بأني أذكى وأفضل من أي شخص آخر |
başkalarından mı hoşlanıyorsun? | Open Subtitles | هل أنتِ منجذبة لأشخاص آخرين ؟ |