Ve ben de patates cipsini karıştırmaya başladım ve pretzelleri. | TED | و بعد ذلك بدأت بثني رقائق البطاطس، و أيضا المعجنات. |
Bu havyar satış makineleri ve Art-o-mat (hepsi birlikte) hakkında düşünmeye başladım. ve birkaç gerekçe, bir gece bir makineyi boyadım, | TED | بدأت بالتفكير حول هذا وآلة بيع الكافيار وآلة آرت أو مات معًا، ولسبب ما، كنت في ليلة ما أرسم آلة بيع، |
Nefes alma yetisini tekrar kazanmaya başladığında, onun düşüncelerini kaydetmeye başladım, ve bu videoda duyacağınız ses onun sesidir. | TED | حين بدأ في استعادة قدرته على التنفس، بدأت أسجل أفكاره، لذا فالصوت الذي ستسمعونه في هذا الشريط هو صوته. |
Oturup yazmaya başladım ve yazdım ve yazdım, oraya sadece masamdan uzaklaşmak için gittiğim hâlde. | TED | جلست، وبدأت اكتب، واكتب، واكتب، مع أني قد ذهبت هناك لأهرب بعيداً عن مكتبي. |
Ben yaşadığımı biliyordum ve dergiyi elime alarak incelemeye başladım ve biz orada yoktuk. | TED | حسناً، عرفت أنني كنت أعيش في واحدة منها، لذا حملت المجلة وبدأت في النظر، ولم نكن على القائمة. |
Böylece deneylere başladım ve yapmaya çalıştığım şey üstün duygudaşlık makinesini inşa etmekti. | TED | لذا بدأت بالتجربة، وكان الشيئ الذي حاولت بناءه بمثابة آلة تكسب تفاعلاً كبيراً |
Bunun üzerinde çalışmaya 1985 yılında başladım, ve çok yavaş ilerliyordu. | TED | لقد بدأت العمل فيها عام 1985، ولقد كانت تتطور ببطء للغاية. |
2003 yılında Sierre Leone’deki yasal danışmanlarla çalışmaya başladığımda hukukla ilgili tekrar umutlu hissetmeye başladım ve o zamandan beri takıntılıyım. | TED | ولم أشعر بالأمل من جديد إلا عام 2003 في سيراليون، عندما بدأت العمل مع مساعدي المحامين، ومن وقتها وأن مغرم بالقانون. |
Ama seni düşünmeye başladım ve sana öğretmeye çalıştığımız şeyleri. | Open Subtitles | ولكني بدأت بالتفكير بك وما حاولت تعليمه لك مع والدتك |
İstediğim sonuçları almaya başladım ve şimdi daha iyi hissediyorum. | Open Subtitles | لقد بدأت أحصل على ما أريد هذا جعلني أشعر أفضل |
Yetişmeye çalışıyorum. Geç başladım ve panom seçmeli vakalarla dolu. | Open Subtitles | أحاول الإسراع، لقد بدأت متأخرة و اللوح مليء بقائمة العمليات |
Seninle yatmak hiç iyi bir fikir değil çünkü yeni biriyle görüşmeye başladım ve o aradığım kişi olabilir. | Open Subtitles | لا أعتقدُ أنّها فكرة سديدة أن أمارس الجنس معك، منذُ أن بدأت بمواعدة إمرأة جديدة. أعتقدُ أنّها المرأة الأمثل. |
Ve bir anda çok para kazanmaya başladım ve okulu bıraktım. | Open Subtitles | ومن ثم بدأت أجني الكثير من المال حتى توقفت عن الدراسه |
Sonra Warblers'a koçluk yapmaya başladım ve kendimi yeniden buldum. | Open Subtitles | لكن عندها بدأت بتدريب الوالبرز و قد كنت نشيطاً جداً |
Yo, hayır, geleceğimi görmeye başladım, ve karanlık tarafından maskelenmiş. | Open Subtitles | لا، لا، لقد بدأت أرى مستقبلي وهو غارقٌ في الظلام |
Daha sonra koro yönetmeye başladım, ve sonra kendimi Juilliard'da yüksek lisans yaparken buldum. | TED | ثم بدأت قيادة الجوقات و انتهى بي الامر لعمل درجة الماجستير في مدرسة جوليارد |
Ve bende kurcalamaya başladım, ve burada birşeylerin dönmekte olduğunu farkettim. | TED | وبالتالي بدأت ألعب حواليها، ووجدت أمرا يحصل هناك. |
Böylece barışla ilgili düşünmeye başladım, ve size söylediğim gibi, gerçekten de bu görüntülerden ve bunlara anlam vermeye çalışmaktan çok etkilenmiştim. | TED | لذا بدأت بالتفكير بالسلام وكنت وبكل وضوح كما سبق ان اخبرتكم شديد التأثر بكل هذه الصور واحاول ان اجعلها منطقية |
Dolayısıyla birkaç yazılım bulup taramaya okumaya başladım ve bir bulmaca olduğu ortaya çıktı. | TED | جلبت بعض البرامج وبدأت في قراءتها، وتحليلها، وتبيّن أنها أحجية. |
Kitabıma koyduğum yüzlerce bilimsel referansı taramaya başladım ve cevabın odanın içinde, yanımda olduğunu fark ettim. | TED | وبدأت في البحث في آلاف المراجع العلمية التي وضعتها بكتابي وأدركت أن الإجابة كانت ماثلة أمامي. |
Bu verilerden sonra, yaşlanma konusunda daha iyi hissetmeye başladım ve bunlardan neden bu kadar az kişinin haberdar olduğu kafama takılmaya başladı. | TED | لذا بدأت أشعر بشكل أفضل بكثير عند التفكير بالتقدم بالسن، وبدأت أتوجس بسبب أن القليل من الناس يعرفون هذه الأشياء. |