- Bak şimdi başparmak uçlarının şu şekilde kenetlenmesi gerekir. | Open Subtitles | حسناً , الإبهام من المهم جداً أن تكون قاعدة الإبهام قريبه من بعضها هكذا |
- Pekala, en azından başparmak doğru yerde. -15'lik bıçak. | Open Subtitles | حَسناً، على الأقل هو فَهمَ الإبهام بشكل صحيح. -15 نصل. |
Bir, iki, üç, dört, başparmak savaşı ilan ediyorum. | Open Subtitles | ،واحد ، إثنان ، ثلاثة ، أربعة أعلنُ حرب الإبهام |
Ve sapın sol tarafında, tam bir başparmak izi vardı. | Open Subtitles | وعلى اليسار نصف المقبض، إبهام كامل تقريبا. هو التنسيب الطبعات الذي ضربني. |
Kesinlikle insan, kalın başparmak boyutuna bakılırsa büyük olasılık erkek. | Open Subtitles | ابهام اليد متعارض غالباً هو ذكر بناءً على الحجم |
Bir kez olsun başparmak ve işaret parmağıyla yapılan şeyi yapmanı isterdim. | Open Subtitles | فقط مرة أودك أن تفعل ذلك الشيئ بإبهامك... وبالسبابة. |
Parmak izlerine bak, başparmak, işaret parmağı, orta parmak. | Open Subtitles | انظر إلى بصماتك ، الإبهام. والسبابة والاصبع الأوسط والخنصر والبنصر. |
Kesilen başparmak kemiğindeki mikroskobik metal tortular fırıncının puro kesicisine uymuyor. | Open Subtitles | الرواسب المعدنية المجهرية على عظمة الإبهام المقطوع |
Motosikletimin hava filtresinde bulduğumuz başparmak ve kanda DNA taraması yaptım. | Open Subtitles | أدارَ دي إن أي على الإبهام والدمّ وَجدنَا على ي مرشّح هواء دراجة بخاريةِ. الدمّ والإبهام كَانا مِنْ مساهمين مختلفينِ؟ |
Seni başparmak acil servisine götürmek zorunda kalacaklar. | Open Subtitles | فهي ستعمل يكون التسرع لك الى غرفة الطوارئ الإبهام. |
Büyük başparmak azimli anlamı taşır ayrıca kolayca geçit vermeyen bir iraden var. | Open Subtitles | الإبهام الضخم يعنى أنكِ قوية الإرادة وليس من السهل تجاوزكِ |
Her yarışı bitirdiğinde başını kaldırır ve babasının başparmak kaldırışını kalabalık içinde bulurdu. | Open Subtitles | وفي كل مرة تنتهي من السباق، ترفع رأسها نحو الحشود لتجد والدها بينهم ويرفع الإبهام للأعلى. |
Hayatta kalmakta en çok işe yarayanlar yani. Diğer parmakların karşısına gelecek biçimde bükülebilen başparmak gibi. | Open Subtitles | ليكونوا أكثر فائدة للنجاة مثل الإبهام الاعتراضي |
Aynı, atalarımızın deminki bükülebilen başparmak... mevzusunda olduğu gibi... | Open Subtitles | مثل أسلافنا تماماً طوروا أمر الإبهام الاعتراضي |
başparmak tırnağından büyük olmayan bir örümceğin nasıl bu kadar çok ipeği bu kadar hızlı üretebildiği bilim insanlarını hayret ettiriyor. | Open Subtitles | إنتاج عنكبوت لا يتعدّى حجمها ظفر الإبهام هذا الكمّ من الحرير بهذه السرعة قد حيّر العلماء |
Bir erkeğe ait yapışkana bulaşmış sağ başparmak izi. | Open Subtitles | تفصيل جزئي طبقي من إبهام الرجل الأيمين المكتشف من لطخة الصمغ |
O yüzden şimdi bize bir başparmak ve meme ucu lazım. | Open Subtitles | إذن ما نريده الآن هو إبهام وثدي صغير لنثبت ذلك |
Ne bulduğumu tahmin et arka tarafında sağ başparmak izi vardı. | Open Subtitles | وخمن ما وجدته بصمة إبهام حديثة خلف المرآة |
donmuş birkaç parmak ve bir başparmak. Neden? | Open Subtitles | و ابهام يد من حادث بذيء في سرير مورفي لماذا؟ |
Kan içinde, başparmak izi. | Open Subtitles | بصمة ابهام ملوثة بالدم. |
Bir kez olsun başparmak ve işaret parmağıyla yapılan şeyi yapmanı isterdim. | Open Subtitles | ... فقط مرة أودّك أن تفعل ذلك الشيء بإبهامك وسبّابتك |
Carlos, şu meşhur başparmak hareketini yapsana. | Open Subtitles | كارلوس ، ما رأيك فى أن تشير بذلك الابهام المشهور لأعلى؟ |
Elçiye zeval gelmez. Çivideki başparmak izi. | Open Subtitles | لا تعاقبني بسبب الأخبار السيئة بصمة الأبهام من المسمار |
başparmak kaldırmayı severdi. | Open Subtitles | إلهي، كم أحبّ الإشارة بالإبهام للأعلى. |