Sen bu başvuruyu doldur, birazdan seninle olurum. | Open Subtitles | اذا سمحت أملئ هذا الطلب وأن سوف اكون معك حالاً |
Dr. Bell, başvuruyu ilk siz yaptığınız için siz ve avukatınız önce konuşacaksınız. | Open Subtitles | دكتورة بيل لأنك أنت من قدّمت الطلب أنت و محاميك ستبدؤون |
Sayın Hâkim, başvuruyu yapan bu iki kişinin ilişkisi konusunda ciddi şüpheler vardır. | Open Subtitles | يا حضرة القاضي، تبقى شكوك مريبة تتعلق بالعلاقة بين مقدمي الطلب. |
Üzgünüm. Asistanıma başvuruyu fakslattıracağım. | Open Subtitles | سأجعل مُساعدتي تُرسل الطلب بالفاكس |
O başvuruyu bulmak, Latimer'ın neyin peşinde olduğunu öğrenmenin anahtarı. | Open Subtitles | إيجاد هذا الطلب هو المفتاح لمعرفة ما يُخطط له (لاتيمر). |
başvuruyu doldurmadan önce söylesen kabul ederdim. | Open Subtitles | على الأقل سأذكر الأمر قبل أن أملئ الطلب |
Resmen başvuruyu benim için doldurdu. | Open Subtitles | ( ـ آنسة ( واتسون لقد أكملت ملأ الطلب لي تقريباً |
başvuruyu aldığınızdan emin olmak istedim. | Open Subtitles | فقط اتأكد انكم استلمتم الطلب |
Müsaadenizle, Bay Wachtell, başvuruyu destekleyici nitelikte kısa bir açıklama yapmak istiyor. | Open Subtitles | بعد إذنكم، يود السيّد (واتول) هنا أن يقدم بياناً مقتضباً في دعم الطلب. |
Hey, başvuruyu ben yazdım. | Open Subtitles | هاى،انا من كتب الطلب! |
Bu yüzden bu başvuruyu bulmalıyız. | Open Subtitles | -لهذا السبب علينا إيجاد هذا الطلب . |