| Üst katta Baba ve oğul tartıştılar. | Open Subtitles | حدثت مشاجرة بالطابق العلوى بين الأب والابن |
| Nasıl tanımlarsınız... Baba ve oğul ilişkisini, | Open Subtitles | وكيف تهتمين للعلاقة الخطرة بين الأب والابن |
| Şimdi bize müsaade edersen bu bir Baba ve oğul arasındaki kutsal bir andır. | Open Subtitles | ربماأنتيمحقة،الآن إذاعذرتينا.. فهذه لحظة مميزة بين الأب وابنه |
| Baba ve oğul takımı olduk. | Open Subtitles | فريق الأب والإبن. |
| - Ama Baba ve oğul arasında ayrılık olmaz. | Open Subtitles | ولكن بين أب وابنه لا يمكن أن يكون هناك فاصل |
| Baba ve oğul arasındaki bağ ondan da kuvvetlidir. Tanrım. | Open Subtitles | حتى أقوى من الأسرة, الرابطة بين الاب والابن. |
| Bir Baba ve oğul, Reiden Gölü'nden bir adam çıkarmış. | Open Subtitles | انتشلَ أبٌ و ابنه رجلاً ''من بحيرة ''رايدن. |
| Şimdi, bu yakınlık, Baba ve oğul arasındaki bağ, Kurbanın ölümüne kadar devam etti mi? | Open Subtitles | هذا قارب الرابطة بين الأب والابن الذي استمر عليه الحال حتى وفات الضحية ؟ |
| Baba ve oğul arasında bir tartışma. | Open Subtitles | مشاجرة بين الأب والابن |
| Baba ve oğul. Kutsal bir şey. | Open Subtitles | الأب والابن إنه شيء مقدس |
| Birlikte, Baba ve oğul beraber. | Open Subtitles | سوية، الأب والابن |
| Baba ve oğul, aynı taraftalar. | Open Subtitles | الأب والابن... |
| Son kelimeleri, Baba ve oğul arasındaki sevgi bağı hakkındaydı. | Open Subtitles | وكانت كلماته الأخيرة عن الرابط الذي يجمع الأب وابنه |
| Nick, söyler misin, Darling ailesinin avukatı olarak Baba ve oğul arasındaki bu önemli mutabakatı nasıl sağladın? | Open Subtitles | أخبرنا يا نك بصفتك محامِ العائلة، كيف تمكنت بالعمل كـ وسيط بين الأب وابنه في هذا الصلح التاريخي؟ |
| Baba ve oğul arasındaki bu önemli mutabakatı nasıl sağladınız? | Open Subtitles | كيف تمكنت من العمل كـ وسيط بين الأب وابنه في هذا الصلح التاريخي؟ |
| Bir bakalım. Seni Baba ve oğul adına vaftiz ettim | Open Subtitles | أعمدك ، بإسم الأب والإبن |
| - Ne zaman bir Baba ve oğul... | Open Subtitles | - ... أتعلم, عندما الأب والإبن |
| Baba ve oğul adına... | Open Subtitles | ...بأسم الأب والإبن |
| Gerçek Baba ve oğul gibi. | Open Subtitles | كأننا حقاً أب وابنه |
| Artık Baba ve oğul yok. | Open Subtitles | وفيه لم يعد هنـاك أب وابنه |
| Baba ve oğul Salgado onlara katılmak için ve belgesele devam etmek beni davet etti. | Open Subtitles | الاب والابن سالغادو طلبوا مني مرافقتهم في الرحلة التوثيقية |
| Booth çocuğun bilgisi olmadan evi gizli depo olarak kullanıyordu ya da Baba ve oğul herkesin sandığından daha yakınlar. | Open Subtitles | إماأن " بوث " يستخدم منزل ابنه كنقطة اختباء دون معرفته أو أن الاب والابن أقرب مما يعتقد أحد |
| O gerçek olmalı! Bir Baba ve oğul Reiden Gölü'nün ortasından bir adam çıkarmışlar. | Open Subtitles | انتشلَ أبٌ و ابنه شابّاً ''من وسط بحيرة ''رايدن |