"bahçemden" - Translation from Turkish to Arabic

    • حديقتي
        
    • مرجي
        
    • باحتي
        
    • حديقتى
        
    • فنائي
        
    • املاكي
        
    • ألا تعرف من
        
    Organik bahçemden gelen yiyecekler her halükarda hastane yemeğini yener. Open Subtitles الطعام من حديقتي العضويه يغلب طعام المشفى في أي يوم
    Yani bu yapraklar benim arka bahçemden, aslında. TED فبهذا تكون تلك الأوراق التي في التقويم من حديقتي.
    Ve şimdi de, bütün sevgili arkadaşlarıma diyorum ki, bahçemden defolup gidin. Open Subtitles والآن إلى كل أصدقائي أقول لكم أخرجوا من حديقتي
    Sadece... Bir avuç adi Çinliyi bahçemden kovdum, o kadar. Open Subtitles إنّما أبعدتُ بعض الكوريّين الهذّارين عن مرجي
    bahçemden defolup gitmezsen sana ne kadar deliyim, gösteririm. Open Subtitles أجل إنني مجنون والآن ارحل من باحتي قبل أن أريك كم أنا مجنون
    Ama o adamları bahçemden çıkarsanız iyi edersiniz yoksa günlerini gösteririm. Open Subtitles من الافضل لك ان تخرج هؤلاء خارج حديقتى او سوف اتعامل معهم انا بنفسى
    Bakın, oğlumu sokak yarışından tutuklayacaksanız ortağını arka bahçemden çıkarabilirsin. Open Subtitles لكَسْر إبنِي لسباق الشارعِ، أنت يُمْكِنُ أَنْ تَحْصلَ على شريكِكَ خارج فنائي الخلفي. I..
    Beni yalnız bırakın ve bahçemden defolun gidin. Open Subtitles - دعني وشأني وأخرجي من املاكي. - انهم يراقبوننا.
    Hemen bahçemden defolmazsanız onu kullanacağım. Open Subtitles إذا لم تخرجي من حديقتي حالاً سوف استعمله
    Bütün erkeklerin yakalarına takması için bahçemden biraz çiçek topladım. Open Subtitles لقد قطعت بعض الزهور من حديقتي لجميع الرجال .. لكى يرتدوها في بذلاتهم
    bahçemden defolup gitmeyen herkesi vururum. Open Subtitles سوف اطلق النار على اي احد سوف لن يبتعد عن حديقتي
    Akşam yemeği için sosis ve kendi bahçemden toplanmış rhubarb ile rhubarb turtası var. Open Subtitles هنالك نقانق للعشاء فطيرة بالأعشاب من حديقتي الخاصة
    Kendi bahçemden topladığım özel otlar. Gizli tarifim. Open Subtitles أعشاب خاصّة من حديقتي إنّها مكوّني السرّي
    Hayır, muhtemelen bahçemden ambara yolu yarılamıştır. Open Subtitles لا، احتمال انه في حديقتي في طريقه الى الساحة
    Gelip bahçemden bir şeyler çalıyorlar. Open Subtitles إنهم يأتون هنا، للسرقة من حديقتي.
    - Kimseyi kurtarmadım. Birkaç zibidiyi bahçemden uzaklaştırıyordum. Open Subtitles لم أنقذ أحداً أبعدت بضعة أوغاد عن مرجي و حسب
    Derhal bahçemden defolun dedim. Open Subtitles ابتعدوا عن مرجي الآن
    Defolun bahçemden. Open Subtitles ابتعدوا عن مرجي
    Bayan D.'yi arka bahçemden çıkardıklarında az biraz ölü değildi çürümüş cesetti. Open Subtitles عندما أخرجو جثة السيدة دي من باحتي الخلفية لم تكن ميتة قليلاً فحسب بل كانت جثة متعفنة.
    Yürü, defol bahçemden! Open Subtitles الآن ارحل من باحتي
    Şu tombalakları da bahçemden çıkart. Open Subtitles وأبعد هؤلاء النقانق بعيداً عن حديقتى
    Teşekkür ederim, Bay Clapp. Buraya gelip, bahçemden treninizi çıkarabilir misiniz? Open Subtitles حسنا شكرا لك سيد " كلاب " هل يمكنك ان تاتى وتبعد قطارك عن فنائي الخلفي ؟
    Şimdi derhal bahçemden çıkın yoksa polisleri ararım. Open Subtitles - والان عليكم مغادرة املاكي والا اتصلت بالشرطة...
    O maymun dilini de alıp bahçemden defol git. Open Subtitles -اعلم أنك أخفقت و أن ما فعلتـه للتو غير صحيح , ألا تعرف من أكون ؟ -لا تتحدث بلغـة القرود تلك في منزلي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more