"bahsediyorduk" - Translation from Turkish to Arabic

    • نتحدث عن
        
    • كنا نتحدث
        
    • نتكلم عن
        
    • نتحدّث عن
        
    • نتكلّم
        
    • نَتحدّثُ
        
    • نتحدث عنه
        
    • كنا نتكلم
        
    • كنا نناقش
        
    • كنّا نتحدث
        
    • نتحدث حول
        
    • كنا نتناقش
        
    • نتحدث بشأن
        
    • نتكلم عنه
        
    • نتحدث للتو
        
    Peki, dokunmaktan bahsediyorduk, veriye gerçekten dokunmaya geçelim. TED وبما أننا نتحدث عن خاصية التفاعل باللمس والتأثير .. دعوني أنتقل إلى خاصية مؤثرة جداً
    Daha bu sabah insanın zihin yapısından bahsediyorduk. TED لقد كنا نتحدث عن العقل البشري هذا الصباح
    - Oh, Kane'in ilk eşinden bahsediyorduk. - Nasıl birisiydi? Open Subtitles لقد كنا نتكلم عن السيدة كين الاولى- ماذا كانت تشبه؟
    Biz de tam senin misyoner çalışmalarından bahsediyorduk, çok güzel bir şey. Open Subtitles نحن كنّا نتحدّث عن عملك التبشيري وكم هو عظيم جدا.
    Anlarsınız ya? İsa'nın ikinci gelişinden bahsediyorduk dimi? TED هل تعلمون ؟ كنا نتحدث عن نشوة الطرب؟ انها قادمة.
    Biz danseden midillilerden bahsediyorduk ama ben Walker Sanat Merkezi'nin bu festivali düzenlemiş olmasını çok kıskanmıştım, çünkü bu gerçekten ama gerçekten şahane. TED كنا نتحدث عن رقص المهور، ولكن كنت حقاً غيورة من مركز الفنون ووكر لإقامة هذا المهرجان، لأنها رائعة جداً جداً.
    O dönemde yoksul insanlardan ve onlara büyük bir etkide bulunup bulunamayacağımızdan bahsediyorduk. TED في هذه المرحلة كنا نتحدث عن الأفقر حالا، وهل يمكن أن يكون لك تأثير كبير عليهم؟
    Sanırım 25,000 $'lık bir çekten bahsediyorduk. Open Subtitles أظن أننا كنا نتحدث عن شيك قيمته 25 ألف دولار
    Onu Las Vegas' a gönderdi. Hep Chevy Cabrio 58'den bahsediyorduk. Open Subtitles فأرسلها إلى لاس فيجاس" لأننا كنا دوماً نتحدث عن لاس فيجاس
    Az önce sanal bulunma'dan bahsediyorduk, bu, harika bir örnek. TED كنا نتحدث سابقا عن الحضور عن بعد وهذا حقا مثال جيد.
    Ben ve ortağım Bay Whit de tam sizden bahsediyorduk. Open Subtitles أنا و السيد ويت شريكي كنا نتكلم عن مستقبلك
    Babandan bahsediyorduk, ve babanın Pennsylvania'da 'Yeni Umut' bölgesinde doğduğunu söylemiştin. Open Subtitles نحن كنّا نتحدّث عن أبّيك، وأنت قلت بأنّه كان ولد في الأمل الجديد، بينسلفانيا.
    Mutfak masasında oturup polimerlerden bahsediyorduk. Open Subtitles كنّا نجلس على طاولة المطبخ نتكلّم عن البوليمير الحراري
    Biz neden bahsediyorduk, Bayan Jessie? Open Subtitles مالذي ينبغي أن نَتحدّثُ عنه الآن، آنسة جيسي؟
    Neden bahsediyorduk, hatırlamıyorum bile. Open Subtitles ماذا عن الآن ؟ أنا لا أتذكر حتي ما الذي كنا نتحدث عنه ؟
    Bay Safford'le iyi bir amaç için bağışlayacağı büyük bir meblağdan bahsediyorduk. Open Subtitles السيد سافورد و أنا كنا نناقش تبرعا سخيا جدا ينوي
    Biz de senato komitesi harcamalarından bahsediyorduk. Open Subtitles مرحبا، كنّا نتحدث فحسب عن مشاورات مجلس الشيوخ
    Bayan Bond ve ben az önce bu berduş suçlarından bahsediyorduk. Open Subtitles آنسة بوند و أنا كنا لتونا نتحدث حول جرائم الهوبو
    Biz de tam inşaattan bahsediyorduk, Elizabeth. Open Subtitles نحن فقط كنا نتناقش في الاصلاحات، اليزابيث.
    Eşlerimizden bahsediyorduk. Senin bir tane var. Benim de vardı. Open Subtitles كنا نتحدث بشأن الزوجات أنت لديك واحدة و أنا كان لدى واحدة
    Onun hakkında bir dolapta saklanmaktan bahsediyorduk, Open Subtitles كنا نتكلم عنه عندما كان يختبئ في الخزنة
    Tam da gelininden bahsediyorduk. Open Subtitles كنا نتحدث للتو عن إبنتك المحامية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more