"bahsettiler" - Translation from Turkish to Arabic

    • ذكروا
        
    • تحدثوا
        
    • أخبروك
        
    • أخبرناك عن
        
    • توصية عالية جداً
        
    Galiba senden de bahsettiler. 'Hareket memuru teröristlerle konuşur.' dediler. Open Subtitles لقد ذكروا اسمك، قالوا أن موجّه قطارات يتحدث مع الإرهابيين
    Senin tarihteki yerin ile ilgili bir şeyden bahsettiler mi? Open Subtitles حسناً، هل حدث أن ذكروا شيئاً عن مكانتك في التاريخ؟
    İki kalp atışından bahsettiler, ama benimki ve bebeğinki sandım. Open Subtitles ولكن ، ذكروا شيء بخصوص وجود قلبان يخفقان ولكني أعتقدت أنه قلبي وقلب الجنين
    Bana depresyondan, endişeden, uykusuzluktan ve intihar eğilimlerinden bahsettiler. TED تحدثوا معي حول الاكتئاب، والقلق والأرق والأفكار الانتحارية.
    Bu arada, size hiç bu şeyden bahsettiler mi? Open Subtitles بالمناسبة، هل أخبروك عن ماهية هذا الشيء؟
    Kaykay yapan köpekten bahsettiler mi? Open Subtitles هل أخبرناك عن الكلب المتزلج فوق اللوح؟
    - Sanmıyorum. İki kalp atışından bahsettiler, ama benimki ve bebeğinki sandım. Open Subtitles مع أنهم ذكروا شيئاً عن ضربات قلبين مختلفين فظننت أنها ضربات قلبي و قلب الطفل
    Size bunu yapanlar, bundan sonra nereye gideceklerinden bahsetti mi? Bilemiyorum... Buradan sonra nereye gideceklerinden bahsettiler mi? Open Subtitles الذين فعلوا بك هذا, هل ذكروا أي شيء بخصوص أين سيذهبون تاليا؟
    Çalışanlar karınızı gözü morarmış olarak gördüklerinden bahsettiler. Open Subtitles الموظفيين ذكروا بإنهم شاهدو زوجتك بـ هالات سوداء تحت العين
    Bilirsin, test hakkında biraz bahsettiler. Open Subtitles أتعلم لقد ذكروا شيئا حول إختبار
    Peki benim silgi, senin de yapışkan olduğundan bahsettiler mi? Open Subtitles هل ذكروا أنّني المطّاط وأنت الغراء؟
    İki, mektupta Athena Kampı projesinden bahsettiler. Open Subtitles و ثانياً، لقد ذكروا مشروع مخيم "أثينا" في تلك الرسالة. ‏
    Bundan Robinson, Buckner ve Patch'e de bahsettiler. Open Subtitles ذكروا حصن روبنسون، بكنر، و باتش
    - Kahretsin. Bundan hoşlanmadım. - Bir konseyden bahsettiler? Open Subtitles لا أحب ذلك - لقد ذكروا عهداً -
    isimlerinden bahsettiler mi? Open Subtitles هل ذكروا أسمائهم؟
    Gazetelerde bir soruşturmadan bahsettiler. Open Subtitles لقد ذكروا تحقيقاً في الصحف
    İnsanları korumaktan bahsettiler. Bana gitmemi söylediler. Open Subtitles تحدثوا بشأن حماية الناس وأخبروني بأن أغادر
    Şüphe duyanların kuvvetlendirme toplantılarına tabi tutulduklarını, bazen de halüsinojik ilaçlar verildiklerinden bahsettiler. Open Subtitles تحدثوا عن إعتراض المشككين على جلسات التقوية أحياناً تُستخدم فيها عقاقير الهلوسة
    Organ bağışının psikolojik faydalarından ve böbreğimi kaybetmemin hayat kalitemi nasıl etkileyeceğinden bahsettiler. Open Subtitles لقد تحدثوا عن المنافع النفسية للتبرع و كيف لفقداني لكليتي كان ليؤثر على نوعية حياتي
    İçeride ne olduğundan sana bahsettiler mi? Open Subtitles إذاً، هل أخبروك بأي شيء عمّا يوجد داخلاً
    Saylon Tanrı'sını düşündüğünde, garip geliyor sana Tanrı'dan bahsettiler değil mi? Open Subtitles يبدو غريباً عندما تفكر بإله السيلونز لقد أخبروك عن الإله , أليس كذلك؟
    Kaykay yapan köpekten bahsettiler mi? Open Subtitles هل أخبرناك عن الكلب المتزلج فوق اللوح؟
    Adınızdan oldukça bahsettiler, Bay Westen. Open Subtitles ( لديك توصية عالية جداً سيد ( واستن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more