| Sonra gözlerindeki bakışı gördüm. Korku ya da öfke değildi. | Open Subtitles | ثم رأيت نظرة عيونها ليست نظرة خوف او غضب |
| O gün gözündeki bakışı gördüm. Herhalde. | Open Subtitles | رأيت نظرة عينك ذلك اليوم |
| Seçim gecesi gözlerindeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت نظرة عينيك ليلة التصويت لم تتواجدي لإنقاذ حياة (كونراد) |
| Gözlerindeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | رأيت النظرة في عينيها كنت شرطي عسكري كما تعلمون |
| Gözlerindeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | - لانني رأيتع. I رأيت النظرة التي في عينيه. |
| O adamın yüzündeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | رأيت النظرة على وجه ذلك الرجل -عرفها |
| T-Dub'ın gözlerindeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | رأيت نظرة (تى داب) |
| Mike Peterson'dan bahsettiğimizde yüzündeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت النظرة على وجهكِ عندما ذكرنا (مايك بيترسون) |
| Mike Peterson'dan bahsettiğimizde yüzündeki bakışı gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت النظرة على وجهكِ عندما ذكرنا (مايك بيترسون) |