Dale'e iyi bakmışsın. Harika görünüyor. | Open Subtitles | لقد اعتنيت به جيدا , انه يبدو بحالٍ رائعة |
Limon ağacına aynen söylediğin gibi baktım. Evet bakmışsın. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بليمونتك تماماً كما قلت |
Sonra bir bakmışsın sorgu sual vaktin gelmiş. | Open Subtitles | وفي اللحظة التالية يمكنك ان تواجه حكمك النهائي |
Bir bakmışsın, seni öldürmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | الشئ التالي الذي تعرفه هو انهم سيحاولون اخراجك ماذا ؟ ماذا ؟ |
Bir bakmışsın, kitap okuyor, bir bakmışsın, elini eteğinin içinde gezdiriyor. | Open Subtitles | يقرأ لكِ في دقيقة، وفي التالية يضع يده بداخل سروالكِ. |
Bir gün yüzünün üstüne bakıyor sonra bir bakmışsın doğrudan sana doğru bakıyor. | Open Subtitles | إنها تنظر في وجهك كلياً وفي اليوم التالي ، تنظر من خلالك |
Bir de bakmışsın, gelinliğiyle ortalıklarda görünmeye başlamış, - deli kadınlar gibi. | Open Subtitles | مخيف جدًا - كلا ، أنا جادة ، قبل أن تدرك - |
Parkta sosisli alırken bir bakmışsın boyut kapısının diğer tarafında yaratıklarla dövüşüyorsun. | Open Subtitles | في لحظة واحدة، تشتري شطيرة سجق ساخنة في المُتنزّه، الأمر التالي أنّك تُقاتل السحالي على الجانب الآخر من صدع بُعدي. |
Babamın paraları ile kendine iyi bakmışsın. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بنفسك جيداً على حساب أبي |
Gençsin ve iyi bakmışsın kendine. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بنفسك بشكل ممتاز |
Fakat yıllar boyunca ona bakmışsın. Seldom söyledi. | Open Subtitles | و لكنك اعتنيت بها لسنوات سيلدوم) أخبرني) |
Çok tuhaf olmalı; seni kimse tanımazken, bir bakmışsın politikacılar, film yıldızları etrafında. | Open Subtitles | لابدّ أنّ الأمر غريب، في لحظة لمْ يسمع عنك أحد، وفي اللحظة التالية لديك قسم الهتاف خاصّتك، السياسيّون ونجوم السينما. |
Bir bakmışsın tatlılar, sonra bir bakmışsın kaçıyorlar ya da Peter ya da adı her neyse onunla randevudalar ve senden seks kıyafeti tavsiyesi istiyorlar. | Open Subtitles | لا في لحظة هم لطفاء في اللحظة التالية يجن جنونهم او يذهبون في موعد مع بيتر |
Bir an onlardan nefret ederken, bir bakmışsın özlüyorsun... | Open Subtitles | في لحظة تكرههم وفي اللحظة التالية تفتقدهم |
Göze ve buruna kaçar, enfeksiyon yayılır sonra bir bakmışsın ki "lanet nedeniyle bir ölüm daha" olmuş. | Open Subtitles | يصلإلىالأعينوالأنف، تنتشرالعدوى، والشيء التالي الذي تعرفه، هو وفاة من اللعنة |
Sonra bir bakmışsın, alelade bir müzede tavandan asılmışsın gelen geçen çocuklar da mahrem yerlerine bakıyor. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي تعرف، أنت تتدلى من السقف في متحف والأطفال ينظرون إلى أعضائك الخاصّة |
Önce bu bırakma gelir sonra bir bakmışsın yavaş tempo dans ediyorsunuz, sonra eşim kollarımda ölüverir. | Open Subtitles | اولاً ،، إنها توصيلة الأمر التالي الذي تعلمهُ هوَ انكَ بطئ في الرقص ورفيقي ميتٌ بينَ ذراعي |
Bir bakmışsın Elena'yı aklından silmem için bana yalvarıyorsun bir daha bakmışsın tabut açık sırtımda bir hançerle yatıyorum. | Open Subtitles | لحظة تتوسّلني لإزالة (إيلينا) من عقلكَ وفي التالية أُمسي مُخنجرةً في تابوت |
Bir gün bakmışsın Central Park'ta oynarken... ertesi gün İbiza'da Dj olmuş. | Open Subtitles | في يوم ما سيركبون ديناصوراً "في "سنترال بارك وفي اليوم التالي يديرون موسيقى في "آبيزا |
Sonra bir bakmışsın saçımı senin gibi leylak kokulu boktan şeylerle jöleliyorum. | Open Subtitles | قبل أن تدرك ذلك سأدهن شعري بذلك الليلج الذي تستخدمه |